Osmanlı Döneminde Kapalıçarşı'da Üretilen Bir Çeşit Vibratör: Zıbık
zıbık, osmanlı imparatorluğu döneminde vibratöre (dildo) verilen isim. aynı zamanda anadolu ağzında erkek cinsel organına da zıbık deniyormuş.
18. yüzyılda istanbul, kapalıçarşı'da zıbıkçılar çarşısı diye ayrı bir bölüm varmış. zıbıkçılık bir meslekmiş anlayacağınız ve ustaları varmış bu işin.
o dönem zıbıkçılar çarşısı'nda üretilen vibratörler şimdiki gibi motorlu, yüksek teknolojili ürünler değilmiş elbette. tahtadan yapılırmış zıbıklar, cilalı tahtadan. özel isteğe göre tahta yontulup şekil verilir, üzerine de deri kaplanıp vücut için uygun hale getirilirmiş.
arabi, kürdi ve türki olarak 3 farklı boyutta üretilirmiş aynı zamanda.
şeyhülislam mehmed esad efendi, lehcet'ül-lügat adlı eserinde zıbık için, "meşhurdur. fahişe avratlar alet-i recul sureti üzere yapıp istimal ederler imiş" der.
zıbıkla ilgili keyifli bir hikaye de vardır. engin ardıç, zıbıklar zıbıkçılar adlı yazısında anlatır:
haremdeki cariyeler bakarlar ki padişahın koynuna girmek için aylarca sıra beklemeleri gerekiyor, biz de yaptırıverelim şu meretten diyerek içlerinden birini kapalıçarşı'daki meşhur bir zıbıkçıya gönderirler.
kızcağız, zıbıkçıya derdini anlatır, siparişi için tarif vermeye başlar: "vallahi efendi baba öyle bir şey yap ki... nasıl söyleyeyim? türk'ünkü gibi büyük olsun ama aynı zamanda arap'ınki gibi de kara olsun. sonracığıma, arnavut'unki gibi iri olsun da, laz'ınki gibi kıvrak olsun... lakin, kürt'ünkü gibi kıllı olacak! bir de frenk'inki gibi kibar olmalı... acem'inki gibi kalın, moğol'unki gibi sağlam, venedikli'nin gibi güçlü, cenevizli'ninki gibi cevval, efendime söyleyeyim, sonra..."
zıbıkçı lafını keser: "hanım kızım, öylesini bulsam ben kendi g***** sokarım!"