SAĞLIK 5 Eylül 2025
5,8b OKUNMA     147 PAYLAŞIM

Organ Nakliyle Ölümsüzlüğe Ulaşmanın Önündeki Engeller

Organlarımızı sürekli yenilersek ölümsüz olur muyuz? Bu, maalesef şimdilik o kadar da kolay değil.
X-Men dünyasının ölümsüz karakterlerinden Apocalypse.

organ nakliyle ölümsüzlüğe ulaşmak mümkün değil, çünkü bazı biyolojik gerçekler var

sentromer / telomer kısalması: hücre bölündükçe telomerler kısalıyor. bir hücre yaklaşık 50–70 kez bölünebiliyor (hayflick limiti). organı değiştirseniz bile hücresel yaşlanmayı sıfırlayamıyorsunuz.

mitokondriyal yıpranma: hücre içi enerji santralleri olan mitokondriler zamanla mutasyon biriktiriyor. bu da yaşlanmanın temel mekanizmalarından.

bağışıklık sistemi: ömür boyu organ nakli demek, ömür boyu bağışıklık baskılayıcı ilaç demek. bu da enfeksiyonlara ve kansere açık kapı bırakıyor.

sinir sistemi & beyin: kalp, böbrek, karaciğer değişebilir ama beynin yerine yenisi takılamaz. 'ben' dediğimiz şey sinir ağlarımızda, anılarımızda, yani biyolojik donanımımızın eşsiz bir ürününde saklı.

bugün en ileri teknolojiler bile yaşlanmayı yavaşlatabiliyor, tamamen durduramıyor. organ nakli ömrü uzatır, evet. ama ölümsüzlük? henüz değil. çünkü ölümsüzlüğün önünde tek bir organ değil, hücre düzeyinde yazılmış bir biyolojik 'kullanım süresi' var.

ölümsüzlük için organ nakli değil, genetik mühendislik, telomer onarımı, hatta bilincin dijital aktarımı gibi daha radikal çözümler gerekecek.

yani mesele, organ değil; yazılım. insan ömrü donanımla değil, hücresel kodlarla sınırlı...

kaynak 1 / kaynak 2 / kaynak 3