birinci dünya savaşı'nda hollanda savaş dışı kalmayı becerebiliyor ve ciddi şekilde askerlerinin burnu dahi kanamıyor. ikinci dünya savaşında almanya işgaline uğramasına rağmen hitler'in bu ülkeyi aryan ırkının kısmen bir parçası olarak görmesi sebebiyle tamamen yıkmaması, ülkenin savaş sonrasında hızlı ilerlemesinin sebeplerinden biri oluyor. açık ekonomi modeliyle refah seviyesini de yükselten hollanda'da araba sayısı 50'lerde o kadar çok artıyor ki, bir süre sonra ülkede ne park yeri, ne de araçlara yetecek yol kalıyor ve bunun üzerine binalar yıkılmaya başlanıyor yol yapımları için.

tabii bu süreden sonra trafik kazaları ciddi şekilde artıyor ve kazalarda ölenlerin sayısı binleri geçiyor. buna çözüm arayan hükümet opec krizinden sonra petrol fiyatlarına yönelik bir regulasyon amacıyla birkaç aylığına araçların trafiğe çıkmasını yasaklıyor ve halk da ağırlıklı olarak bisiklete yöneliyor. bunun üzerine hükümet de bisiklet kullanımını yaygınlaştırmak için binlerce kilometrelik bisiklet yolları döşüyor ülkeye, bisikletler için park yerleri getiriyor ve bunun gibi onlarca kolaylık.

işte hollanda bu şekilde bir bisiklet ülkesi oluyor.

Bu içerik de ilginizi çekebilir