hollanda pinti insanların ülkesidir. ancak bisiklet kullanımı bu pintilikle açıklanamaz. hollandalıların arabası var efendiler. her 1000 kişiden 481'inin bir arabası var, bu sayı avrupa ortalaması olan 560'ın biraz altında. bu sayı türkiye'de 300'ün altında olmalı.

hollanda'nın bisiklet devrimi 70'lerdeki stop de kindermoord protestolarına dayanır. 60'lar ve 70'lerde hollanda şehirleri araba çöplüğüne dönmüştü. her yer vıcık vıcık araba kaynıyordu ve insanlara arabalardan nefes alacak yer kalmamıştı. yani türkiye şehirlerinin şu anki durumundaydı o zamanlar hollanda şehirleri. araba fazlalığı beraberinde kazaları ve de en önemlisi çocuk ölümlerini getirmişti. bu durum hollandalıları sokağa döktü ve çocuk ölümlerine karşı büyük protestolar başladı. talep basitti, şehirlerdeki araba sayısının azaltılması ve alternatif ulaşım araçlarının çoğaltılması. bunu dinleyen yönetim her yere bisiklet yolları yaptı, araba yollarını daralttı, araba park sayısını azalttı, toplu taşımaya yatırımları artırdı.

hollanda şehirleri küçük, mesafeler kısa, hava da serin olduğu için bisiklet sürmek konforsuz değil. 10-15 km bisikletle çok rahat gidilebilecek bir mesafe. büyük şehirlerde yaşayanların çoğu işine okuluna bisiklet ya da toplu taşıma ile gider, amsterdam'da sadece %20'lik bir kesim arabasını kullanır. bisiklet kullananların hepsi arabaya yönelse bütün ana arterler tıkanır, trafik çözülmeyecek bir hal alır.

bisikletler evet çoğunlukla eski ama işlerini görüyor mu? görüyor! ben lüks ve şaşayı sadece parası olmayan ama borç içinde yaşayan orta doğu ülkelerinde gördüm. müreffeh ülkelerin insanlarında malla parayla gösteriş yapıldığını görmezsiniz. zaten dikkat ederseniz genelde lower-middle class üyeleri daha yatkındır böyle gösterişe şaşaya, upper-middle ve upper class insanları düşük profil bir yaşam sürerler.

Türkiye'de Bisiklet Kullanmak Neden Yeteri Kadar Yaygınlaşmıyor?