Günümüz NBA Basketbolunun Bir Numaralı Oyun Sistemi Pace and Space Nedir?
pace and space: alan paylaşımı ve tempo
pace and space, amerika'lıların terimleştirme hastalığının güzel yansımalarından biri. aslında modern basketbolun arayışı olan hücum seti diyebiliriz pace and space için. ben de ilk kez kaan kural kullanınca duymuştum.
pace
takımın temposunu refer ediyor aslında. yani takımın olabildiğince hızlı hücumları bitirmesi. set kurup 24 saniyeyi tamamiyle kullanmak yerine bir an önce şutu bulup, skora çabuk ulaşmayı baz alan bir terim.
space
ekşi'de yazıldığı üzere golden state ofansını baz aldığımızda üçlük tehdidi üzerine karşı takımın savunmacılarının bu tehdide yani şut tehditine yönelmesinden mütevellit boyalı alanı boş bırakmaları üzerine bir terim. yani 3'lük tehdidinden korktuğunuz bir adam bir anda şuta kalktığında önünde 2 savunmacı yükseldiğinde o adamın içerideki boş adamı bir anda görmesiyle şutunu pasa çevirip, boyalı alandaki boş adama pas attığını düşünün.
bütün bu durumun kombinasyonlarını golden state hücumlarında görüyoruz zaten.
ama bence bu sene doğu'da da boston hücumlarında göreceğimizi düşünüyorum. dahası, diğer takımların da oyuncu özellikleri ve kadro yapıları da bu plana uyum sağlayacak gibi gözüküyor. tabi san antonio gibi baya yerleşik düzenler bunun dışında kalabilir.
pace and space'in atası olarak bilinen run and gun hücumu nedir peki?
bu sistem, "defanstayken topu al (ribaund - take over), sprinter'a (topu taşıyan koşucu) ilet, 3 saniye geçmeden basketi at veya asist yap" şeklinde özetlenebilir. genelde dana gibi koşan 2-3 eleman, iyi şut sokan 1 ve iyi smaç yapan başka bir elemanla en iyi verim alınır.
pace and space sistemi run and gun sistemi ve grinell'in eksikliklerini gideren sistemdir
temelinde de bu iki sistemi alır. grinell ve run and gun sistemi ilk şutun doğru şut olduğunu düşünürken pace and space sistemi mümkün olduğu kadar hızlı şekilde doğru şutu bulmak üzerine kuruludur.
buradan nereye geliyoruz?
1980'lerde nba'de moda olan run and gun, ki şu an övülen nba oyun hızı 1980'lerin herhangi bir senesinden daha hızlı değildir, daha sonra pistons ve jordan era ile beraber ortadan kalkmıştır. insanlara 1990'ların oyunun keyifli gelmesinin sebebi budur. özellikle phil jackson'un chicago'su mümkün olduğu kadar az pozisyon ile oynamaya ve oynatmaya çalışmıştır. zaten yüksek verimliliğe sahip triangle offense'ın bu kadar tutmasının sebebi de oldukça yavaş ve tamamen doğru pozisyon odaklı oynanmasıdır. bu dönem nba'de coaching'in popüler olduğu dönemdir.
daha sonra mike d'antoni ile beraber 2006 yılında tekrar nba'de ön plana çıktı run and gun ve onun eksikliğini gidermek adına yapılan sisteme pace and space, ya da diğer adıyla small ball diyoruz. bu sistemin özelliği, oyuncuların sürekli hareket etmesinin yanında her oyuncunun asgari düzeyde topu yere vurabilme becerisi olmasıdır.
neyse bu bilgisizliği giderdikten sonra asıl soruya cevap verelim
avrupa'da small ball oynayan bir takım yok. daha önce de denildiği gibi avrupa'daki oyuncular zira yetenek olarak düşük oyuncular. avrupa basketbolunda 2 metre üzeri olup topu yere vurmayı başarabilen çok az isim var. bu sayı nba için dahi oldukça az ve bu oyuncuları her zaman yetiştiremezsiniz. dolayısıyla önümüzdeki 10 yıllık periyod içerisinde nba'den run and gun ve uzantılarının dönemsel olarak tekrar silineceğini tahmin etmek için müneccim olmaya gerek yok. o zaman geldiğinde, bugün oynanılan oyunu harika bulanlar, oyunu sıkıcı bulacak. ben ve benim gibi düşünenler ise bu o oyunun kaliteli olduğunu düşüneceğiz.