BİLİM 18 Temmuz 2016
58,8b OKUNMA     1016 PAYLAŞIM

Freud'un Oedipus Kompleksi'nin Kızlar İçin Geçerli Olan Hali: Elektra Kompleksi

Bir dönem Freud'la olan yakın dostluğuyla bilinen Carl Gustav Jung'un adını koyduğu Elektra Kompleksi'ne gelin biraz yakından bakalım.
Forrest'ın aşkı Jenny, ona her daim değer veren Forrest yerine küçükken babasının ona yaptığı gibi acı çektiren adamlarla beraber olmuştu.

öncelikle şunu belirtmek isterim ki, elektra kompleksi freud'un bizzat kullandığı bir terim değildir; nasıl darwin, evolution kelimesini nerdeyse hiç kullanmadıysa ya da survival of the fittest bir herbert spencer yakıştırmasıysa, elektra kompleksi de aslen carl jung menşeli bir kavramdır, zaten kompleks direk bir jung nosyonudur, zaten freud'un cinsel gelişim teorilerinde kadının pek bir yeri yoktur.

kızımız elektra truva savaşı dönemlerinde yaşamış, annesi sevgilisiyle bir olup babasını öldürünce hayatını intikam almaya adamış ve neticesinde erkek kardeşini annelerini öldürmeye teşvik ve hatta ikna etmiş bir yavrucaktır. bu öç arzusunu onun babasına duyduğu aşka bağlayıp oedipus kompleksi'ne paralel bir isim yaratmaya çalışmıştır jung belki, ama bence çok da başarılı olamamıştır (oedipus kompleksi ne kadar başarılı bir gönderme içerir o da tartışılır, bir kere oedipus annesine aşık filan olmamış, direk kral olmak için evlenmiştir onunla, ama tabii maksat mitolojik gönderme olsun, sofistike dursun). 

fikrime göre oedipus komleksinden bile daha saçma olmayı başarmış bu teorinin dediği şudur özde: kızlar günün birinde babalarında olan penisin kendilerinde olmadığını fark eder ve kendi kendilerine, aman allahım, ben galiba -annem tarafından- hadım edildim derler (yani castration anxiety tabir edilen hadım edilme kaygısını erkekler gibi kızlar da yaşar), buna çözüm olarak ise bir yandan kendilerini düşman gördükleri anneyle özdeşleştirirken bir yandan da babayla özel bir ilişki geliştirmeye, belki bir gün onunla beraber olur ve içimde onun gibi penisi olan bir varlık taşıyabilirim ümidini büyütmeye devam ederler. 

ne kadar net, ne kadar mantıklı, ne kadar açıklayıcı bir teori, değil mi? ben çok beğeniyorum şahsen.

bu arada tahminen electra kelimesi de electron'la aynı kökten geliyor, yani amber, yani kehribar kelimeleriyle alakası var. kehribar da böyle kumaşa sürtülünce küçük kağıtları filan çekermiş ya, ben görmedim, o bağlamda.. amber'in de bir kadın ismi olduğunu düşünürsek bugün "amber kompleksi" de denebilirmiş electra kompleksine aslında. kehribar neden kadın ismi olmasın hem türkçe'mizde? 

nerden nereye geldik bu entryde de...