merak ettim, mercury'nin nasıl hiv kapıp aids olduğunu biraz araştırınca 70'lerin ortası ve sonunda büyük ihtimalle amerika turnelerinde, new york'ta hiv kapmış olduğunu buldum. o zamanlarda grid adıyla biliniyormuş hiv/aids ve new york, bu salgının merkez üssüymüş.

1982 yılında enfekte olmanın ilk belirtilerini gösteriyor, 1984 yılında muhtemelen kaposi sarcoma olan deride morarmaya benzer lekeler ve izler görülüyor. yüzünde ve bedenindeki bu izleri kalın makyajla kapatıyor. bu izler daha sonraları ise bacaklarını kaplıyor.

1987 yılına kadar aids teşhisi konulmuyor. bu arada hiv, aids hastalığına sebep olan virus. hiv virusu kapıp aids olmadan ortalama yaşam süresi 5-11 yıl arasında, ender durumlarda bu 5 yıla kadar inebiliyormuş. yani freddie'nin durumu öyle değildi, uzun süre hiv ile yaşamıştı.

basında çıkan haberler nedeniyle freddie hiv kapmaktan endişeleniyormuş, o sıralarda hiv merkez üssü olan new york'ta her yıl yaklaşık 3000 erkeğin hiv kaptığını duyunca. bu zamanlar freddie'nin partilemeyi bıraktığı ve daha sakin yaşadığı zamanlara denk geliyor.

ama ne yazık ki 1975-1979 yıllarında kendisinin ilişkiye girdiği kişiler semptomlar göstermeye, hastalanmaya ve ölmeye başlayınca artık kendisinin de hiv kaptığını düşünmeye başlamış. artık kendisinin şanslı olduğunu ve hastalık kapmamış olma ihtimalini kafasından çıkarmaya başlamış.

yaptırdığı ilk testler çok güvenilmezdi: bazıları pozitif, bazıları ise negatif çıkıyordu. testlerin güvenilmez olmasından dolayı test olmaktan pes ediyor, ta ki testler daha doğru sonuçlar verene kadar. ve 1987 yılında kendisine aids teşhisi kesin olarak konuluyor. bu zamana kadar kendisine kaposi sarcoma için radyasyon terapisi yapılıyor. ama bu tedavi nedeniyle kendisinin ifşa olacağını düşünerek vazgeçiyor.

daha sonra 1987 yılında azn denen bir aids tedavi ilacı alıyor, bu ilaç aids'in erken 1987'de kullanılan ilk tedavi yöntemi. bu ilaç yüzünde şişkinliklere neden oluyor. ilacın çok etkili olmaması ve yan etkileri nedeniyle bu ilacı da bırakıp sadece ağrı kesici kullanmaya başlıyor.

her neyse... kendisinin new york club'larında beraber partilediği üç yakın arkadaşı hiv kapıp, hastalanıp 1980 yılında ölüyor. bu kişiler beraber yattığı, sevgililerini paylaştığı kişiler. bu yüzden tekrar endişelenmeye başlıyor, o zamanlarda aids, grid olarak biliniyormuş gay erkekleri öldüren bir kanser türü olarak. o zamanlar bunun bir virüsten kaynaklandığı bilinmiyormuş.

şimdi asıl meseleye gelirsek, bu adama kim hiv bulaştırdı?

kesin olarak kimin bulaştırdığı bilinmiyor ama bu muhtemelen tek kişi değil. birden fazla kişinin kendisini virüse maruz bıraktığı söyleniyor. üstte yazdığım gibi beraber yattığı, sevgili paylaştığı kişiler var. yani birden fazla kez aynı kişiler tarafından virüse maruz kalmış diyebiliriz.

bunun yanında şöyle bir şey var: her hiv taşıyan kişinin bulaştırıcılığı aynı değil, hastalığın her evresinde ve taşıcıya göre değişkenlik gösteriyor. taşıyıcıda ne kadar çok virüs varsa bulaştırdığı kişiye o kadar hızlı etki edebiliyor ve bulaşabiliyor. hiv taşıyan biriyle sex yapıldığında kesin olarak hiv kapılacağı anlamına gelmiyor.

1987 yılına kadar gösterdiği semptomlarla hiv'in aids'e dönüşmesine yakın olduğu, bu menajerinin de uzun süre şüphelendiği bir şeymiş. gruptakilerin daha haberi yokmuş.

1987 yılında kesin olarak aids olduğu anlaşılıyor. kendisinin ortalama hiv kuluçka süresini geçirdiğini düşünürsek muhtemelen 1976-1978 yılları arasında hiv kaptığı söylenebilir. ama kısa süreli kuluçka süresi geçirdiğini varsayarsak o zaman 1982 yılında kaptığı söylenebilir.

ancak kendisinin ve çevresindekilerinin de ilk semptomları fark ettiği yıl 1984 olduğunu düşünürsek 84/85 yılları aids'in başlangıcı olabilir.

şimdi hiv'in aids'e dönüşme süresini ender görülen kısa süreli alırsak 1980'e gidiyoruz bulaşma zamanı olarak, ortalama uzun süreli süreyi alırsak da 74-75 civarına gidiyoruz. bu da kendisinin amerika turnesinde ilk kez bir adamla tanıştığı zaman. o zamandan sonra mary austin ile olan ilişkisinde gerginlikler başlamıştı ve o sıralar erkeklere olan ilgisini bastırmaya çalışıyordu.

76'daki turnesinden dönünce mary'ye kendisinin biseksüel olduğunu sandığını söylemiş. ve mary ilişkilerinin son iki yılda farklı olduğunu söylemiş (74-76) ve o yıl ayrılmışlar. bu ayrılıktan sonra freddie iyice dağıtıyor, new york'ta daha fazla zaman geçiriyor. erkekler ve kadınlarla sayısız tek gecelik ilişkiler yaşıyor. erken hiv safhasında olduğunu düşünürsek başkalarına da bulaştırıyor muhtemelen.

her neyse, new york'un hiv pandemisinin merkezi olduğunu söylemiştim ve freddie'nin new york'ta özgürlük bulduğunu, amerika'da düzenlediği erken turnelerinde gay barlara takıldığını düşürsek, kesin olarak new york'ta virüs kaptığını söyleyebiliriz. peki kim bulaştırdı? bunun için kimlerle takıldığına bakmak gerek, partiler yapıp sevgililerini paylaştıklarını da biliyoruz.

sonraları kenny everett isimli ünlü bir komedyen, hiv/aids'ten ölecek olan nicolai denen bir rus ile takılıyormuş bu zamanlarda. kenny ve freddie, ikisi de nicolai ile ilişkiye girmiş ve birbirileriyle birkaç sevgili paylaşmışlar. kenny ve freddie hiç yatmamışlar, ikisinin ortak noktası rus nicolai.

kenny'nin karısı bir röportajda nicolai'nin kenny ve freddie'nin ölümü olacağını söylemiş. bu nicolai'nin ikisi üzerinde çok kötü bir etkisi varmış. freddie'nin hayatının bu kısmı daha çok kenny everett'in hikayesinden, o sıralarda kendi cinselliğiyle verdiği mücadeleden ve freddie ile olan dostluğundan öğrenilebilir. sevgili olarak paylaştıkları insanlara ve bu sevgililerin başına gelenlere bakıldığında, o eski arkadaşların hepsi freddie ve kenny'den çok önce öldü.

bazıları da freddie'e hastalığın 70'lerde bulaşmadığı çünkü mary austin'e hiv bulaşmadığını söylemişler. bu da freddie'nin sürekli turnelerde olmasıyla ve dönüşte yani 76'da mary'e biseksüel olduğunu sandığını söylemesiyle birlikte cinsel yakınlıklarının bitmesinden dolayıdır sanırım.

yani sonuç olarak kendisine hiv bulaştıran kişi muhtemelen rus nicolai olabilir, ayrıca kenny everett'in sonu da çok farklı değil...

Kenny Everett da 1995'te Mercury ile aynı sebepten dolayı yaşamını yitirdi.

Freddie Mercury'nin 45 Yıllık Yaşamında En Değer Verdiği Kişi: Mary Austin