İLGİNÇ 20 Ekim 2025
3,2b OKUNMA     52 PAYLAŞIM

Evine Yıldırım Düştüğü İçin Tanrı'ya Dava Açan Kadın: Betty Penrose

Bildiğiniz tüm ilginç davaları unutun.

1969 yılının yazıydı. bazıları bu yılı gitar çalıp şarkı söyleyerek, aşık olarak ve hayatlarının en güzel günlerini yaşayarak hatırlıyor. ama arizona’nın phoenix kentinde yaşayan betty penrose için bu yaz, hayatının en kötü dönemiydi. bir yaz fırtınası sırasında gökyüzünden bir yıldırım düşüp evine isabet etti. ev bir anda alev aldı, kısa sürede tamamen kül oldu. tüm eşyaları, anıları, hayatı, her şey yok olmuştu.

küllerin arasında duran penrose, gökyüzüne bakarak öfkeyle şöyle dedi: “bu zararı tanrı ödeyecek!” betty’nin patronu russell tansie adlı bir avukattı. yaşananları duyunca, hem bir hukukçu hem de dost olarak bu duruma farklı bir açıdan yaklaşmaya karar verdi: tanrı’ya tazminat davası açacaktı. tansie, mahkemeye sunduğu dilekçede tanrı’nın şu görevleri olduğunu belirtti: “evrenin bakımından ve işleyişinden; arizona eyaletindeki hava olayları da dahil olmak üzere, tüm koşullardan sorumludur.” bu nedenle, tanrı yıldırımın düşmesine izin vererek ihmalkâr davranmıştı.

dava dilekçesi toplam 100.000 dolarlık tazminat talep ediyordu. tansie davayı arizona’da değil, california, sonoma county’de açtı. çünkü kısa bir süre önce orada ilginç bir olay yaşanmıştı. ünlü folk müzisyeni lou gottlieb, “morning star ranch” adlı 30 dönümlük bir arazide bir hippi komünü kurmuştu. yerel yönetim bu komünü kapatmak istiyor, gottlieb’e cezalar kesiyordu. bunun üzerine gottlieb, sıra dışı bir çözüm buldu: arazisinin tapusunu tanrı’ya devretti. resmen “bu topraklar artık tanrı’nındır,” dedi. ve ekledi: “madem tanrı yarattı, öyleyse vergileri de o ödesin.” sonoma county kayıtlarına göre, 6 mayıs 1969’da “yaratılışın efendisi” tanrı, dünyada kendi yarattığı topraklardan 30 dönümlük bir parçanın yasal sahibi olmuş görünüyordu. avukat tansie bu olayı görünce ilginç bir boşluk fark etti: eğer tanrı mülk sahibi olarak kabul ediliyorsa, o zaman mahkemeye de çağrılabilirdi.

böylece betty penrose’un yıldırım felaketi için tanrı’yı sorumlu tutmak “teorik olarak” mümkün hale gelmişti. ancak kısa süre sonra california’daki bir yargıç, bu tapu devrini geçersiz saydı. gerekçesi oldukça basitti: “tanrı, doğal veya tüzel kişi değildir; dolayısıyla mülkiyet hakkına sahip olamaz.” bu karar, hem lou gottlieb’in hem de betty penrose’un planlarını boşa çıkardı. gottlieb hâlâ cezaları ödemek zorunda kaldı, penrose’un davası da düştü.

yine de hikâye burada bitmiyor. çünkü eğer dava gerçekten görülseydi, tanrı’nın mahkemeye “gelip gelmeyeceği” bile tartışma konusu olmuştu. san quentin hapishanesi’nde bulunan paul yerkes bechtel adında bir mahkûm, kendisinin tanrı olduğunu iddia etmiş ve “mahkemeye çıkabileceğini” söylemişti. hatta kenya’dan joseph njue adında bir adam da tanrı’yı savunmak için gönüllü olmuştu. sonunda hiçbir para ödenmedi, dava resmen kapanmadı.

ama betty penrose’un tanrı’ya açtığı dava, hukuk tarihinde unutulmaz bir yer edindi. belki dünyadaki ilk ve tek olaydı. bir insanın tanrı’yı resmi olarak “ihmal nedeniyle” mahkemeye çağırdığı bir dava. her ne kadar betty penrose bu davadan maddi bir kazanç elde edememiş olsa da, onun hikâyesi şu soruyu sonsuza kadar hukuk tarihine kazıdı:

“eğer tanrı evrenden sorumluysa, o zaman doğa felaketlerinden de o mu sorumludur?”