İLİŞKİLER 18 Haziran 2025
6,6b OKUNMA     193 PAYLAŞIM

Eski Sevgiliyi Stalklamanın Hemen Fark Edilmeyen Kısa ve Orta Vadeli Zararları

Ayrıldığınız sevgilinizi sosyal medyadan ısrarla takip etmenin, oralardaki her bir hareketini gözlemlemenin zararları.

geçenlerde bir arkadaşımla sohbet ederken şöyle dedi; yıllar önce çok sevdiğim ama ayrı şehirlerde yaşadığım birini çok çabuk unutmuştum ama şimdi sevdiğimden bile emin olmadığım birini takıntı derecesinde takip ediyorum!

evet geçmişte biriyle ayrıldığınızda onu takip etme şansınız olmazdı. bu da süreci doğal olarak kendiliğinden geliştiren olumlu bir durumdu. şimdi ise, oturduğumuz yerden bir iki tuşa dokunup; ayrıldığımız kişi ne yapıyor, kimlerle beraber, mutlu mu, beni özlemiş mi! şeklinde merakla erişebileceğimiz çok fazla imkanımız var. sosyal medyanın ayrılıklara veya ilişkilere de maalesef çok fazla negatif katkısı olmuştur.

ayrılık süreci genelde şöyle çalışır; ayrılığınızın üzerinden az bir zaman geçtikten sonra kişiler birbirini görmez, son halleri ile akıllarda kalırlar ve zamanla zihinde silik birer anı olarak kalmaya da devam ederler. her gün biraz daha azalan bir yoksunluk hissederiz. fakat, ilk ayın sonunda sosyal medya hesabından ayrıldığınız kişinin eğlenirken paylaştığı bir fotoğrafı görürseniz, o bir aylık yas süreci boşa gider ve en başa, yani ayrıldığınız ilk güne dönersiniz. çünkü aklınızda cevaplanması gereken sorular oluşmaya başlar:

- demek beni sevmiyor ve hemen unutmuş!

- kesin yeni birini buldu!

- bensiz daha mutlu ( kendini değersiz hissetme )

- demek söylediklerinin hepsi yalandı! gibi...

eğer o fotoğraf olmasaydı bu soruların da hiç biri olmayacak doğal olarak yas süreciniz ve unutma evreniz çalışacaktı. ama stalklayarak o süreci baltalamış olursunuz. eğer hiçbir şey paylaşmasa bile, bu sefer de "acaba ne yapıyor, neden bir şey paylaşmıyor" diye merak etmeye başlarsınız. yani bunun sonu yok...

tüm insanların davranışı bu şekilde çalışır mı? genelde evet.

eğer halen bir beklenti içindeyseniz ve duygularınız varsa ayrılık süreçlerini de yönetmekte zorlanırsınız. bu noktadan sonra kişinin kendisini manipüle etme ve hırpalama süreci başlar. onaylanmamış bir süreç, kontrol kaybı, varsa hit yapmış kaybetme korkusu ile birleşince kişi bu ayrılığı ne kabullenir ne de anlamaya çalışır. olayın içerisinde kalmak için de inkara başvurur. gerçekleri görmek yerine cevabı olmayan sorular ile didinir durur. aslında cevapları kolaydır ama o her şeyi aşka yorduğu için hiç bir cevaptan tatmin olmaz. olayın içinde kalmak ona iyi gelir, öyle de hisseder ve sürekli aynı şeyleri düşünmeye devam eder. bunu da genellikle stalklayarak yapar. yada başka yöntemlerle bunu destekler.

mesela fotoğrafları da silmez, silerse her şey bitecek sanır ve bu ona korkunç gelir. asla unutamayacağını ve bunu atlayamayacağını düşündüğü için de o ilişkiye ait tüm nesneler ile bir bağ kurarak orada kalmaya devam eder. bu şekilde halen karşısındaki kişiye sahip olduğunu düşünür. hatta bazen kavga etmek için bile bir sebep bulur, çünkü kavga etmek, o kişi ile iletişim kurmak demektir. ki bu da ilişkinin içerisindeki bir dinamik olduğu için ona geçici bir haz sağlar. nihayetinde kötü de olsa bir iletişim kurulmuştur. bu şekilde olayın içinde kalmaya devam eder ve karşı tarafa sahipmiş hissiyatı yaşar. bu bir yanılgı, takıntı ve bağımlılıktır. bir şeye sahip olunduğu falan da yoktur. tüm bunlar, yas sürecini uzatmak için kişinin kendi kendine uyguladığı bir manipülasyondur.

bu durumdan kurtulmak için yapılacak ilk şey kendimize şu soruyu sormaktır: bunun bana ne faydası var?

- eliniz telefona gittiğinde,

- sosyal medyayı kurcaladığınızda,

- telefonunuzdaki fotoğraflara baktığınızda,

- hatta kendinizi o kişiyi düşünürken buluyorsanız, kendinize bu soruyu sorun. bunun bana ne faydası var! evet bu rasyonel değil ve size bir faydası yok. bu soru zamanla bir refleks haline gelecek ve sizi bu durumdan alıkoyacaktır. unutmamak lazım ki, gözünüzün önünde duran bir şeyi unutma şansınız da yoktur.

eğer ayrılık sürecini uzatmak ve acı çekmeye devam etmek istiyorsanız, stalklamaya devam...