MÜZİK 6 Nisan 2023
6,3b OKUNMA     424 PAYLAŞIM

Dream Theater'ın Scenes From A Memory Albümünün Şarkı Şarkı İncelemesi

Bir Sözlük yazarı, Dream Theater'ın en iyi albümü sayılan Metropolis Pt. 2: Scenes From A Memory'yi baştan sona dikkatlice dinlemiş ve sözleriyle birlikte, şarkı şarkı incelemiş. Bu konsept albümün tam olarak ne anlattığını merak edenler için gelsin.

uzun zamandır dream theater'ın 1999 çıkışlı albümü metropolis pt. 2: scenes from a memory'i baştan sona sözlerine dikkat kesilerek dinlemeyi düşünüyordum, bugüne kısmetmiş. müzik ve sözler anlamında müthiş doyurucu bir yolculuk oldu benim için. niye bu kadar ertelediğim için hayıflandım biraz. bu müziksel şöleninin dinleyicisi olmanın keyfini yaşadım. bu albüm, muhtemelen dream theater'ın en iyi albümü. bu albüm bir hikaye içerdiği için şarkıları sırasıyla incelemek istiyorum.

1) scene one: regression; hipnoterapist nicolas'ı uyutacaktır

"gözlerini kapat ve rahatlamaya başla. derin bir nefes al ve yavaşça ver. nefesine konsantre ol. her nefeste daha da rahatlayacaksın. üstünde parlak beyaz bir ışık hayal et. bedeninden akan bu ışığa odaklan...

beş. dört. üç. iki. herhangi bir zamanda geri dönmen gerekirse, tek yapman gereken gözlerini açmak."

nicholas durgun ve huzurlu bir şekilde şarkısını söylemeye başlar;

"beni çevreleyen ışıkla güvende,
korkudan ve acıdan özgür,
bilinçaltım zaman içinde dönmeye başlıyor
geçmişe bir kez daha katılmak için.

hiçbir şey gerçek görünmüyor, bir rüyanın pusunda kaybolduğumu
hissetmeye başlıyorum.
ve yaklaştıkça manzara netleşiyor,
hayatımı bir ekranda izlemek gibi.

merhaba, victoria.
seni gördüğüme çok sevindim dostum."

2) scene two: overture 1928; sözsüz enstrümantal bir parça

nicholas'ın transa iyice girdiğini ve hesaplaşmanın başlayacağını hissettiren güçlü bir parça.


3) scene two: strange deja vu ise çok fazla söz içeriyor

nicholas'ın rüyası victora ile birlikte geçmişte ve günümüzde dolanır. bu şarkı önceki enstrümantal parçaya göre biraz yavaş ama hala etkili bir parça progresif anlamda.


4) scene three: i. through my words

nicholas, victoria ile arasındaki ilişkiyle yüzleşmeye başlar. yaşadığı her şeyin victoria ile ilgili olduğunu anlamaya başlar. sakin ve hüzünlü bir şarkı aynı zamanda.


nicholas:

"gözlerinin şimdiye kadar gördüğü
tüm duyduğun
hafızama kazındı
kelimelerimle konuştum

yanıma aldığım her şey
geride bıraktığın tek şey bu
bir sonsuzluğu paylaşıyoruz
iki zihinde yaşamak
sonsuz bir iplikle birbirine bağlı
kırmak imkansız"

iki zihinde yaşamak; burada nicholas'ın victoria'nın reenkarnasyonu olduğunu anlarız.

5) scene three: ii. fatal tragedy

her şey çözülmeye başlar sanki. nicholas, öldürülen genç bir kadının hikayesini anlatan yaşlı bir adamla tanışır. nicholas bu kadının victoria olduğunu öğrenir. adam ona "tek başınasın" der. 6.5 dakikalık müthiş bir parçayı dinleriz.

nicholas:

"daha fazla cevap almaya çalıştım
ama 'tek başınasın' dedi.
sonra döndü ve beni terk etti
orada yapayalnız dururken
dedi ki, 'gerçeği öğreneceksin
günler geliştikçe'

aşksız
gerçek olmadan
geri dönüş olamaz

inançsız
umutsuz
huzur olamaz"

şarkının sonunda hipnoterapist şöyle der; "şimdi nasıl öldüğünü görme zamanı. ölümün bir son değil, yalnızca bir geçiş olduğunu unutma."

6) scene four: beyond this life

nicholas, eski bir gazetede victoria'nın öldürüldüğünü okur. victoria eski sevgilisi julian tarafından öldürülmüş ve sonra da julian intihar etmiştir (böyle olduğu kabul edilir). tanık (edward, julian'ın erkek kardeşi) katilin cebinde bir silah ve bir intihar mektubu bulmuştur.

7) scene five: through her eyes

victoria'nın hımlamasıyla şarkıya gireriz. nicholas devam eder:

"hiç şansı olmadı
ay ışığının aydınlattığı o kader gecesinde
savaşmadan kurban edildi
kendi seçiminin kurbanı

şimdi farkına vardığıma göre
ve bu trajediyi açığa çıkardım
içimde bir hüzün büyüyor
her şey çok adaletsiz görünüyor

hayatım hakkında her şeyi öğreniyorum
onun gözlerinden bakarak"

sakin ama çok güzel bir parça...

8) scene six: home

melodik gitar sololarını aşırı sevdiğim bir parça bu; 12 dakika! içsel kötülükle başa çıkma ve yuva arayışı hakkında bu şarkı. şarkı, her biri ait olacakları evi arayan üç karakterden oluşuyor; the sleeper, the miracle ve nicholas . şarkının sözleri, zihinsel mücadelelerle başa çıkmanın zorluğunu, ev arayışını anlatıyor.

"şehir- beni çağırıyor
hafızamdan çökmüş sahneler
keder- sonsuzluk
şeytanlarım beni boğmaya geliyor

yardım- düşüyorum, sürünüyorum
onun kavrayışından uzak duramıyorum
buna alışamam
beni evime geri çağırıyor"

9) scene seven: i. the dance of eternity

yine enstrümantal ve müzikal anlamda iyi bir parça.


10) scene seven: ii. one last time

artık hikayenin sonuna geliyoruz; bu şarkı diğer şarkılarla ilintili, hem de son iki şarkının sonunu hazırlayan bir şarkı.

nicholas:

"hiç mantıklı değil
bu trajik son
kanıtlara rağmen
hala eksik olan bir şeyler var

söylentilerden bazılarını duydum
zenginliğin tadı
victoria ruhunu yaraladı mı?
ona veda mı etti?"

victoria:

"son bir kez
bugün uzanacağız
son bir kez
biz kaybolana kadar
son bir kez
bugün uzanacağız
son bir kez
yavaş yavaş yok olacağız"

11) scene eight: the spirit carries on

melodik bir şarkı, sadece piyano ve vokallerle başlıyor sonra yavaş yavaş yoğun ve duygusal bir gitar solosuna dönüşüyor.

nicholas ölümden korkmasına gerek olmadığına olan inancını yineler. cinayetin artık nasıl gerçekleştiğini anlayacaktır. victoria nicholas'ın hayatına devam etmesi gerektiğini söyler.

nicholas:

"eğer yarın ölürsem
iyi olucağım
çünkü ben inanıyorum ki,
biz gittikten sonra
ruhumuz devam edecek"

victoria:

"devam et, cesur ol
mezarımda ağlama
çünkü artık burada değilim
ama lütfen benimle ilgili hatıran yok olmasına
asla izin verme"

12) scene nine: finally free

şarkı, nicholas'ın hipnoterapist tarafından uyandırılmasıyla başlar.

"bir kez daha parlak beyaz bir ışıkla çevrilisin. ışığın seni geçmişinden uzaklaştırıp bugünkü yaşama götürmesine izin ver. ışık dağılırken, öğrendiğin her şeyi hatırlayarak yavaş yavaş bilince geri döneceksin. sana açmanı söylediğimde şimdiki zamana döneceksin, huzurlu ve tazelenmiş hissedeceksin. gözlerini aç, nicholas."

şarkıya the miracle başlar yani edward ve onun asıl katil olduğunu anlarız. miracle kardeşinin cebine koyduğu nottan bahseder.

"cuma akşamı
kan hala ellerimde
şimdi beni terk edeceğini düşünmek
o nankör adam için

tek kurtulan
suçun tanığı yok
örtbas etmek için hızlı hareket etmeliyim
bence hala zaman var

bu notla umutsuz ve kaybolmuş görünecek
yazdığım kelimelere inanacaklar"

notta şunlar yazar:

"içimdeki bu duygu
sonunda aşkımı buldum, sonunda özgür kaldım
artık ikiye bölünmüyorum
seni kaybetmeden önce kendi canımı alırım"

bu şarkının ilginç kısmı ise farklı karakterlerin (the miracle, the sleeper, victoria ve nicholas) kendi bölümlerinde aynı şarkı sözlerini söylemesidir ve benim çok sevdiğim bir nakarat oldu bu kısım.

"içimdeki bu duygu
sonunda aşkımı buldum, sonunda özgür kaldım
artık ikiye bölünmüyorun..."

victoria:

"bu cuma öğleden sonra iyi hissettim
julian'a rastladım.
yakında bir araya geleceğimizi söyledi

o her zaman kalbime sahipti
bilmesi gerekiyor bunu
the miracle'dan kurtulacağım
onun için gitme zamanı

içimdeki bu duygu
sonunda aşkımı buldum, sonunda özgür kaldım
artık ikiye bölünmüyorum
bilseydi bunu kardeşini öldürürdü."

"aşkları tazelendi
buluşacaklardı
görünmez bir yolda
kimsenin bilmediğini düşündüler
gecenin ortasından bir silah sesi geldi"

(bu bölümde victoria'nın çığlıklarını ve ateş seslerini duyarız, edward victoria'nın onu julian için terk etmesini kaldıramaz ve onları öldürerek cezalandırır.)

nicholas:

"içimdeki bu duygu
sonunda hayatımı buldum, sonunda özgürüm
artık ikiye bölünmüyorum
senin sayende yaşayarak hayatımı öğrendim.

içimdeki bu duygu
sonunda hayatımı buldum, sonunda özgürüm
artık ikiye bölünmüyorum
senden öğrenerek kendi hayatımı yaşayacağım.

yakında seninle tekrar görüşeceğiz dostum
sonra geceden ateş sesi gelecek."

terapistten ayrılan nicholas'ın arabasındadır durur ve bu şarkı çalmaktadır. ayak seslerini duyarız, eve girer ve evde haberleri dinlemeye başlarız. şarkının en sonunda ise hipnoterapist "gözlerini aç nicholas." der ve nicholas'ın ürkmüş "ahhh" sesini duyarız.