BİLİM 14 Nisan 2016
42b OKUNMA     1259 PAYLAŞIM

Diğer Gezegenlerde Neden Yaşayamayacağımızın Özeti

Birçok gezegenin içinde, dünyada var oluşumuzun, diğer gezegenlere baktığımızda bir sebebi olduğunu görüyoruz. Hava koşulları ve atmosferimiz ortalama düzeyde. Ancak diğer gezegenlerde böyle olduğu söylenemez. Diğer gezegenlerin ekstrem hava koşulları ve aslında oralarda insan için bir yaşamın olmayışının sebepleri.
iStock.com

güneş sistemindeki extreme hava koşulları ve sonuçları:

merkür: güneşe en yakın bu gezegende atmosferin neredeyse hiç olmaması sebebiyle, sıcaklık gündüz vakti 400 c derecenin üzerinde gece ise -180 c derece civarındadır.


venüs: büyük kısmı karbon dioksitten oluşan çok yoğun atmosferi ile sera etkisi altındaki venüs yüksek radyasyon ve sıcaklığı ile adeta bir cehennemdir. yüzey sıcaklığı yıl boyunca 450 derece üzerindedir. venüs'teki yağmurlar neredeyse saf sülfirik asittir ve yüksek sıcaklıktan dolayı yüzeye varamadan buharlaşır. hatta metal içeren donmuş bazalt şeklinde kar bile yağar venüs'te.


mars: bir zamanlar hareket halindeki suyun varlığına işaret eden bulgular mars'ta atmosfer bulunduğunun da göstergesidir. ancak atmosferini neden kaybettiği hâlâ bir gizemdir. mars'ın kutupları bizim kuru biz diye bildiğimiz donmuş karbon dioksitle kaplıdır ve kar fırtınaları geçekleşir. merkür gibi çok ince atmosferinin olması sebebiyle gündüz ve gece sıcaklık farkları yüksektir. 20 c derece ile -50 c derece arasında değişir. ayrıca tüm gezegen boyunca seyreden kum fırtınaları gerçekleşebilir.

Mars’ta yapılan araştırmalara bakarsak bu gezegenin biraz daha umut vadettiği söylenebilir. Nasa’nın burada suyu bulduğunu da ekleyelim.


jupiter: jupiter'deki fırtınaları görmek için çok büyük teleskoplara bile ihtiyaç yok. örneğin büyük kırmızı nokta, içine 3 dünya sığabilecek büyüklükte ve 400 yıldır devam ediyor. saatte 480 km hıza çıkan ters yönlü jet streamler büyük kırmızı noktayı bulunduğu yerde tutan güçlerdir. ve jupiter'in atmosferin'de elmas oluşturur.


europa: jupiter'in 67 uydusundan biri olan europa'nın yüzeyi dışı buzla örtülü 100 km derinliğinde tuzlu su okyanusu ile kaplıdır. ve bu uydu'da hayat oluşmasını sağlayacak bazı kimyasalların bulunma ihtimali bir çok astrobiyoloğun heyecanlanmasını sağlar.

io: jupiter'in çekim gücü ile aktifleşen yüzlerce volkan ile kaplı olan io'daki püskürmeler 400 km'ye kadar çıkabilir ve sıcaklığı 1700 c dereceye ulaşır, hem de yüzeyin diğer kısımları donmuş haldeyken.


satürn: jupiter gibi satürn'ün de atmosferi genellikle hidrojenden oluşur. rüzgar hızı saatte 1600 km'ye ulaşır ki, dünya'da ölçülen en yüksek rüzgar hızının 1996'da 408 km/h olduğunu göz önüne aldığımızda şiddeti daha iyi anlaşılır. kuzey kutbunda son derece soğuk bir fırtına devam ediyor ve bu fırtına her kenarı 13.800 km olan (neredeyse dünyanın çapı) altıgen şeklindedir. (görmek için) satürn'ün yüzeyindeki karbon, havada grafite dönüşebilir (bildiğimiz kurşun kalem içi) ve merkeze yaklaştıkça karbon elmasa dönüşür.


titan: yüzeyinde oldukça soğuk bir göl vardır. sıcaklığı -160 c dereceyi bulur ama dünya'daki göllerden farkı sıcaklığından ziyade sıvı metandan oluşmasıdır.


uranüs: -224 c derece ile güneş sistemindeki en soğuk gezegendir. kutbu güneşe bakacak şekilde eksen eğikliği vardır. atmosferindeki devasa fırtınalar yalnızca kızılötesi teleskoplarla gözlemlenebilir. jupiter'de olduğu gibi elmas yağmuru bu gezegende de mevuttur.


neptün: diğer gaz devleri gibi büyük atmosfer olaylarına ev sahipliği yapar. hızı saatte 2400 km'ye çıkan fırtınlar görülür.


triton: neptün'ün en büyük uydusu triton'da ortalama sıcaklık -190 derecedir ve devamlı neptün'e yaklaşmaktadır. büyük ihtimalle önümüzdeki 10 ila 100 milyon yıl içinde neptün'e satürn'deki gibi bir halka hediye edeceği ön görülmektedir.

pluto: eliptik yörüngesinden ötürü plüto'da sıcaklık dalgalanması çok fazladır. yörüngesinin güneşe en uzak mesafesinde tamamen donan gezegende, güneşe yaklaştıkça ısınan gazlar bir atmosfer oluşturur ve ayrıca bir kuyruklu yıldız gibi arkasında iz bırakmasına neden olur. bu yüzden neil degrasse tyson'ın dediği gibi "plüto'yu şu anda dünya'nın bulunduğu yere getirirseniz, bir kuyruk oluşturacaktır. ve bu hiç de bir gezegen davranışı değildir."