SUÇ 31 Ağustos 2020
452b OKUNMA     870 PAYLAŞIM

Cem Garipoğlu'nun İntihar Etmek Yerine Kaçırıldığına Dair Şüphe Uyandıran Bulgular

Lise öğrencisi Münevver Karabulut'un 3 Mart 2009 tarihinde Cem Garipoğlu tarafından öldürülmesi, zamanında ülkede infial yaratmıştı. Cinayetten 197 gün sonra kendi isteğiyle teslim olan Garipoğlu'nun ise 2014'te intihar ettiği açıklandı. Ancak geride bazı şüpheler var gibi.

münevver'in ailesi cem'in cesedi görmek istiyoruz dedikten sonra ertesi gün aniden fikrini değiştirdi ve "tamam gördük ikna olduk" dedi. ve aynı ay, münevverin erkek kardeşi orta halli bir ailenin oğlu olmasına rağmen, new york'a yerleşip orada lüks partilerden video atmaya başladı. bir süre sonra da facebook hesabını silip kayboldu (başka sözüm yok sayın yargıç).

"ölmeden önce" 3 yıl boyunca hücresine devamlı çince ve ispanyolca kitapları gönderilmesi de ahiret hayatındaki dil sınavına hazırlıktı kesin. (bkz: cem garipoğlu'nun koğuşta çince çalışması)

ekleme: kanıt mevzusu... yahu adam kırmızı bültenle dünyanın her yerinde aranırken 10 ay kimse yakalayamadı, en son geldi buraya kendi teslim oldu ataköy'de, kaybolurken kanıt mı bırakacak? ben cezaevinde hangi garibanı öldürüp de onun yerine geçirdiklerini merak ediyorum asıl. olay yeri tutanak fotolarında ölenin yüzü görünmesin diye poşet geçirmişler çünkü. bir insan kendini asarken kafasına neden poşet geçirir allah aşkına, bu bile bir kanıttır aslında. 

cem garipoğlu dış görünüş olarak sadece türkiye'de bile binlerce kopyaya sahip bir tip. olay sırasında 16 yaşında olduğu ve daha boy uzaması bile tamamlanmamış olduğunu düşünürsek, şu an 28 yaşındaki haliyle dünyanın başka bir yerinde görülse bile kimsenin tanınmaması gayet mümkün.

Soldaki.

ayrıca son olarak: zaten 2023'te serbest bırakılmış olacaktı. yaştan dolayı sadece 15 yıl 6 ay ceza almıştı. aileyi suçlamıyorum o yüzden. anlaşmışlarsa da iyi yapmışlar. hukuk onlara başka bir seçenek bırakmamış çünkü.

ekleme 2: münevver'in ailesinin "evet cesedi gördük inanıyoruz" açıklaması google kayıtlarından silinmiş. geriye sadece münevver'in avukatının açıklaması kalmış. linki açmaya üşenenler için, avukat kısaca "intihar sonrası görüntü kayıtlarının peşini bırakın, bize de verilmedi, kimseye de verilmez. cem garipoğlu öldü, buna inanın" demiş.

açıklama da bu: "cem garipoğlu'nun öldüğüne dair görüntü ve kayıtların tarafımıza verilmesini talep ettik. fakat bu talebimizin kabul görmesi pek olağan görülmüyor. sosyal medya ve kitle iletişim araçlarında cem garipoğlu'nun ölmediğine dair ortaya atılan senaryoların vuku bulmasını çok hayatın olağan akışına uygun bulmuyorum."

ekleme 3: ailenin oğlunun abd'ye okumaya gittiğini avukat doğrulamış.

bonus: bunu da amme hizmeti olarak buraya bırakıyorum:
(bkz: garipoğlu ailesi'nin yaptığı ilginç nişan)
nişan fotoğrafları

Bir karşıt görüşü de ekleyip yorumu okurlara bırakalım

silivri’de çalışan bi gardiyan ile tanışmıştık. mafya babalarından ergenekon davalarına kadar medyatik mahkumlarla olan anılarından bahsediyordu. cem garipoğlu’nun ölü bulunduğu gece de nöbetçi olduğunu ve ölüm raporu düzenlenirken adamı ölü olarak gördüğünü söylemişti. ayrıca yine dediğine göre ölmeden önce psikolojisi oldukça bozukmuş, geceleri sesli olarak ağlıyor ve kabuslar görüyormuş.