TARİH 6 Kasım 2025
15,9b OKUNMA     49 PAYLAŞIM

Bugün Bir ABD Eyaleti “Ayrılmak İstiyoruz” Derse, Amerika Ne Yapar?

Tarihinde bir iç savaşa, sayısız referanduma ve mahkeme kararına sahne olan Amerika’da, “birlikten ayrılma” fikri hala ara ara gündeme gelen bir konu.

amerika birleşik devletleri'nin en büyük tarihsel travmalarından birisi şüphesiz ki 1861-1865 yılları arasında gerçekleşen kuzey-güney iç savaşıdır (bkz: the civil war).

büyük britanya'dan bir devrimle ayrılarak kurulan birleşik devletlerin başına gelen bu melun olay aslında ekonomik nedenler ile siyasi emeller üzerinden başlamışsa da güneylilere göre köklerini ülkenin kuruluş ilkelerinden almıştır.

sahiden de, insanların yaşam, özgürlük ve mutluluk arayışı gibi vazgeçilmez doğal haklara sahip olduğunu beyan eden 4 temmuz 1776 tarihli amerikan bağımsızlık bildirgesi, mealen; "iktidarların meşruiyeti yönetilenlerin rızasından doğar, hükümetler fertlerin en tabii ve devredilemez haklarını sağlamak için kurulurlar, eğer bir hükümet bu kuruluş amacını yıkıcı bir yön tutacak olursa, halk onu değiştirmek veya devirmek hakkına sahiptir" diyerek tarihte direnme hakkı kavramını pozitif hukukta tanıyan ilk metin olmuştur.

bu ilke devrim sonrasında kabul edilen birleşik devletler anayasası'nda örtülü bir hal alsa da yerini koruyacaktır. dahası kurucu babaların "hükümete güven olmaz" düşüncesiyle anayasaya silahlanma hakkı koymaları ilginçtir. muhtemelen gelecekte torunlarının birbirlerine silah doğrultacaklarını tahmin edememişlerdir (bkz: list of amendments to the constitution of the united states).

aslında anayasa dediğimiz şey, teorik olarak bir tür anlaşmadır. karşılıklı vaatler içeren anlaşmalarda taraflardan biri taahhütlerini yerine getirmezse, diğeri sözünden cayma ve anlaşmayı tek taraflı feshetme hakkına sahiptir. dönemin bazı düşünürlerine göre konfederasyonu kaldıran 1789 tarihli birleşik devletler anayasası da özünde bir anlaşmadır; dolayısıyla federal hükümet, birliği oluşturan eyaletlere karşı anayasal yükümlülüklerini yerine getirmezse ayrılık meşru hale gelecektir.

işte thomas jefferson'un 1816'daki "let us separate" çıkışından da ilham alan güney eyaletleri, bu hukuki gerekçeyle meşru birleşik devletler hükümetine başkaldırmış; ancak temsil ettikleri oluşum iç savaşta yenilerek devlet olamadan tarih sahnesinden silinmiştir (bkz: confederate states of america).

yalnız jefferson'un ifadeleri dostuna yazdığı bir mektupta serzeniş olarak kaleme alınmıştır ve hukuki bir dayanak içermez. oysa ki güney eyaletleri ise bunu adeta bir vahiy gibi yorumlamıştır. bu nedenle o tarihlerde, amerika konfedere devletleri'nin, direnme hakkını hükümeti değiştirmek yerine birlikten ayrılmak şeklinde yanlış anladıklarını söylemek pek de yanlış olmaz (bkz: discussion:secession and the right to rebel—primary sources).

nitekim iç savaşın hemen ardından yüksek mahkeme 1869 tarihli texas v. white kararı ile eyaletlerin birlikten ayrılma kararı almalarının anayasaya aykırı olduğuna hükmederek bütün hukuksal yolları kapatır. zira yüksek mahkeme "eyaletlerin abd'ye katılma kararlarının bağlayıcı ve sürekli olduğuna, tek taraflı feshedilemeyeceğine, bir eyaletin birlik'ten ayrılmasının tek yolunun karşılıklı rıza ya da başarıya ulaşmış bir devrim ile gerçekleşebileceğine, güney'in ise hiçbir zaman birlik'ten ayrılmadığına çünkü konfedere eyaletlerinin savaştaki mağlubiyetleri ile devlet olma haklarını kazanamadıklarının tescil edilmiş olduğuna" karar vermiştir.

herhangi bir çatışma içermese de benzer bir vakıa yakın zamanda 1 ekim 2017 katalan bağımsızlık referandumu ile gerçekleşmiştir. ispanyol hükümeti, katalanların üzerine top ve tüfekle yürümek yerine referandumun ispanya anayasası'nı ihlal ettiği gerekçesiyle anayasa mahkemesine başvurmuş, tribunal constitucional de españa da referandumu tek taraflı olduğu için anayasaya aykırı bulmuş ve iptal etmiştir.

halihazırda uluslararası camiada bir devletten ayrılmak isteyen unsurların tek taraflı bağımsızlık referandumu yapması kabul edilmemektedir. böyle tek yanlı oluşumların diğer devletlerce tanınması için ayrılmak istenen devlet yurttaşlarının da fikri sorulmalı, çok özetle isteğin tüm ülke çapında zımni ya da sarih büyük çoğunluk tarafından desteklenmesi şartı aranmaktadır (bkz: velvet divorce). zira ülkelerin toprak bütünlüğüne saygı birleşmiş milletler antlaşması'nın temel ilkelerinin başında gelmektedir (bkz: legal aspects of self-determination).

öbür türlü yani karşılıklı rıza olmadan gerçekleştirilecek ayrılık girişimlerinde, silahlı mücadele göze alınmalı; isyan, devrim ya da iç savaş galibiyetle sonuçlandırılarak meşruiyet kazanılmalıdır.

esasen ayrılma düşüncesi kuzey amerika'da yeni değildir. başta quebec olmak üzere kanada'da da pek çok ayrılıkçı hareket bulunmaktadır (bkz: secessionist movements of canada). hatta bazı enteresan fikirlere göre bu tür hareketlerin tüm kıtayı balkanlara çevirme ihtimali dahi resmedilmektedir: balkanized north america.

abd'de ise genellikle iç savaş dışında başka ayrılıkçı hareket olmadığı düşünülür. oysa brexit'in de etkisiyle, kripto parası bile bulunan teksas'ın texit, kaliforniya'da pandemi döneminde gündeme gelen calexit gibi hareketlerin yanı sıra, farklı eyaletlerde de yıllardır benzer eğilimler görülmektedir: separatist movements in the usa.

örneğin kasım 2006'da alaska yüksek mahkemesi kohlhaas v. state kararı ile bazı aklıevvellerin birlik'ten ayrılma talebini reddettmiş hatta bu hususta referandum yapılmasının teklif edilmesine dahi izin vermemiştir (bkz: alaskan ındependence party).

ancak fesat zihinler durmamış; 1 nisan 2009'da georgia eyalet senatosu, belirli koşullar altında federal yasaları geçersiz kılma hakkını kabul etmiştir. buna göre eyaletin onayı olmadan başkanın veya kongre’nin sıkıyönetim ilan etmesi, yurttaşların bulundurabileceği ateşli silah ve mühimmatın türüyle miktarına dair kısıtlamalar getirmesi gibi durumlarda anayasa geçersiz sayılacak ve birliğin feshi gündeme gelecektir (bkz: georgia senate passes resolution 632 affirming states rights).

yine hawaii'de federal otoriteye karşı yasama hareketleri (bkz: hawaiian sovereignty movement), "live free or die" sloganını eyalet mottosu yapan new hampshire'daki free state project ve ikinci vermont cumhuriyeti kurma çabaları bu tür girişimlere örnektir.

ilginçtir ki bu hareketlerin çoğu, abd'ye katılmadan önce bağımsız birer devlet olan dört eyalet - vermont (1777-1791), hawaii (1795-1898), texas (1836-1845) ve california (1846) - çevresinde yoğunlaşmıştır. bazı araştırmalar ise ayrılma düşüncesinin eyalet bazında %30’u geçmediğini göstermektedir (bkz: map shows states most likely secede).

dahası, bazı şehirler ve yerel yönetimler de zaman zaman ayrılıkçı girişimlerde bulunmuştur:
nantucket adası, kamu hizmetleri ve feribot işletmeleriyle ilgili anlaşmazlıklar nedeniyle 1937, 1957 ve 1977 yıllarında üç kez massachusetts’ten ayrılmaya çalışmıştır,
staten island, 1993’te yapılan referandumda %65 oranında new york'tan ayrılalım oyu çıkmasına rağmen, girişim eyalet meclisince anayasaya aykırı bulunarak engellenmiştir.
ayrıca los angeles sınırları içindeki san fernando valley halkı da %55 oranla ayrılma yönünde oy kullanmasına rağmen reddedilmiş; new hampshire’a katılmak isteyen killington kasabasının iki referandum denemesi de sonuçsuz kalmıştır.

velhâsılıkelâm amerikalılar her şeyde olduğu gibi ayrılıkçı hareketler konusunda da biraz abartmış bulunmaktadırlar. yukarıda verdiğimiz cılız ve sembolik örnekler şaka gibi görünse de pek çok şakanın kakaya dönüştüğü unutulmamalıdır (bkz: oklahoma city saldırısı).