SİYASET 14 Mayıs 2019
234b OKUNMA     1428 PAYLAŞIM

Bir Denizaltı Astsubayının Bilgileriyle: Türk Denizaltıları Hakkında Az Bilinenler

Türk Deniz Kuvvetleri'nde herbirinin bir tabur statüsünde olduğu denizaltılar hakkında muhtemelen daha önce duymadığınız birkaç bilgi.
iStock

- denizaltı, türk deniz kuvvetleri'nde her denizaltının bir tabur statüsüne sahip olduğu deniz aracı.

- türkiye’nin elinde farklı dizaynlarda üç sınıftan oluşuşan 12 adet denizaltısı var: ay, preveze ve gür.

- bu sınıf isimleri, o sınıfın ilk denizaltısının ismi olduğu için onunla ayni teknik özelliklere sahip denizaltı, o denizaltının sınıfı olarak anılıyor.

- denizaltıda herkese komutanım denmiyor. geminin tek komutanı var. diğer personele “ikinci komutanım”, “başçarkçım” gibi üstlendikleri görevlerle hitap ediliyor. ikinci komutan ve başçarkçı, komutanın en büyük yardımcıları, komutanla birlikte sadece onların yatakları şahsa özel ama aynı kamarada kalıyorlar. diğer personel içinse nöbetleşe kullanılan yataklar vardır, vardiya nöbetine kalkanın yerine vardiyadan dönen yatıyor buna “sıcak yatak” deniyor.


- denizaltıda en değerli şey su. personel başı duş süresi toplam üç dakika, bir dakika ıslanma, bir dakika sabunlanma, bir dakika durulanma, elektronik cihazların buhar ve nemden zarar görme ihtimalini de göz önüne aldığınızda uzun seyirlerde duş sırası haftada ya da on günde bir geliyor. kişisel temizlik ıslak mendillerle yapılıyor, kişi başı günlük su tüketiminin 12 litre olması askerliğin en önemli kuralını da altüst ediyor. personel, seyirden saçlı-sakallı dönüyor.

- her personelin günde 4 bin kalorilik besin tüketme istihkakı var. diğer birliklere göre kalori oldukça yüksek zira güneş görmüyorlar. yemekler gemide pişiyor, er ne yiyorsa komutan da onu yiyor, sebze meyve çabuk bozulduğu için ilk hafta onlar tüketiliyor, geri kalan günlerde menü: konserve, dondurulmuş gıdalar ve kuru bakliyat. günde ortalama 20 ekmek tüketiliyor, bu da kişi başı yarım ekmek demek, karaciğer yağlanması en önemli meslek hastalığı, personelin kilosu ‘şişmanlık pişmanlıktır’ sloganlı bir panoda kontrol altında tutur.

- güneşin doğuşu ve batışı anons ediliyor. güneş batınca kırmızı ışıklı gece moduna geçiliyor. gün sabah 05.30’da başlıyor, nöbeti olanlar bu saatte kalkıp kahvaltısını yapıyor ve 06.00’da nöbeti devralıyor. altı saat vardiya, altı saat serbest zaman dilimi var ama yemek yenilip uyunulacak, kitap okunup eğlenilecek bu zaman diliminde kişinin görevleri arasındaki diğer işlerini de tamamlaması gerekiyor, gemi limandayken de vardiya usulü çalışılıyor. her daim acil durumda gemiyi seyre kaldırabilecek şekilde personel kalır.


- cumhuriyet döneminin ilk denizaltılarının isimlerini atatürk koymuş: atılay, saldıray, batıray, yıldıray. ay sınıfı bu gemilere daha sonra doğanay ve dolunay ekleniyor. her gemi hizmet dışına ayrıldığında ismi başka bir denizaltıya veriliyor; bir tek dumlupınar gemisinin ismi kullanılmıyor çünkü denizaltıcılık tarihimizde dumlupınar ismini almış iki geminin ikisi de elim kazalara uğradıkları için ismen tekrar kullanılması halinde benzer bir kazaya davet çıkarılabileceğine inanılıyor. bu isim de denizaltı filosunda bir iskelede yaşatılıyor.

- gemide cep telefonu ve kösele ayakkabı yasak. kösele yerine sessizlik için lastik ayakkabı giyiliyor, aynı nedenle tavla da oynanmıyor, bozuk para taşınamıyor, düşman gemiye yaklaşılırken konuşmak bile yasaklanıyor.


- denizaltının subay salonunda komutanın oturduğu yerin dokunulmazlığı var, genelkurmay başkanı bile gelse oraya oturmuyor.

- bizim denizaltılarda, 15 metreden sonra telsiz çekmiyor. o yüzden su üstündeyken emirler alnıp, muhabere yapıldıktan sonra irtibat kesiliyor. örneğin, görevdeki bir denizaltımız, 15 temmuz kalkışmasından 3 gün sonra haberdar olup, aksaz üssü'ne dönüyor.

kaynak: bir denizaltı astsubayıyla yapılan keyifli sohbet...

İt Dalaşı Yüzünden 22 Yıldır Ege Denizi'nde Yatmakta Olan Pilot Yüzbaşı: Nail Erdoğan

Belçika'daki NATO Üssünde Amerikalı Bir Subayı Tutuklaması İstenen Türk Askerinin Öyküsü