2 yaş sendromunun çok ağırını geçiren bir çocuğun annesi olarak, sıkıntı çeken anne babalara bazı tüyolar yazıyorum

- çocuk sizle çok iyi vakit geçirsin. bazı paketleri evde hazır tutun, birden çıkarıp o an sadece o oyuncakla oynayın, siz de aktif olarak oynayın. sizinle çok iyi zaman geçirsin, sınırlarını ve nerede onu durdurmak istediğinizi çok iyi anlasın. mutlaka her ama her gün parka, sokağa çıkarın. iyice yorulsun, dinlensin, tepinsin. her gün ona sürpriz bir şey verin. mesela sevdiği bir yiyecekten. aniden çıkarın, sevinsin. onu çok sevin, onu okşayın. sonra onunla derdinizin ne olduğunu daha kolay anlatırsınız, iyi tarafınızı fazla gösterin. sürekli güleryüzlü bir ebeveyn, ciddileştiğinde kaile alınır.

- çok sık mırıldanıyor gibi gelebilir size ya da düşük tonda konuşabilir ama onu çok tekrarlatmayın. mümkünse ilk söylediğinde, sizden cevap alsın. cevabınız olumsuz da olsa, güzel güzel anlatın ama ona anlaşılmadığı/duyulmadığı/bağırmak zorunda olduğu/umursanmadığı hissini yaşatmayın.

- onun yaşadıklarını ve önemsediği insanların/şeylerin yaşadıklarını, başına gelenleri heyecanla ve düzgün cümlelerle anlatın. mesela ismi olan ve önemsediği oyuncağı üzerinden ona çok şey öğretebilirsiniz. çocuklar, başkasını değerlendiren anne-babalarını fazla umursarlar. çocuğunuz düştüğü ve canı acıyıp ağladığı zaman, neler olduğunu anlatın. "şuraya çarptın, sonra pat düştün, başın acıdı, şimdi ben başını seviyorum bak geçecek" diyerek hem ona tercüman olun hem de hikayesini duymaktan zevk alsın. size derdini anlatamadığı için çok sinirli zaten, anlaşıldığını bilsin. hemşirenin elinden kan aldığını bile ayrıntılı anlatın, yaşadıklarından habersiz olmasın.

- mutlaka bir bebeği/çocuğu çok sevecek. annesiyle iyi anlaştığınız biriyle onu arkadaş yapın. bi sağlam arkadaş onu sakinleştirir, iletişime geçmesini sağlar.

- her şeyi önden anlatın. nefret ettiği doktora götürürken de, banyo-uyku zamanında da. ben sabahtan günlük programı anlatıyorum, gün içinde de tekrarlıyorum. onu belirsizlik karanlığından çıkarın.

- kıyafet seçiyorsa, seçsin. seçenekleriniz dışındakini istiyorsa, istesin. istediği gibi giyinme hakkı var. mevsime uygun olmayanları/küçülenleri kaldırın. asla zorla bir şeyi giydirmeyin. artık çocuk oldu ve seçecek. asla zorla yedirmeyin, yemediği için kızmayın. sevmeyebilir, hakkı var. sevdiği başka bir şey sorun, onu pişirin, aç durmak istiyorsa dursun, abur cubur yiyemeyeceğini de bilsin.

- öfke kontrolünü şu an öğreniyor yavaş yavaş, insanlara/hayvanlara davranışları şekilleniyor. mükemmel örnek olun. bağırarak konuşmayın, kimseyi kınamayın, gülümseyin, sert uyarıyla çocuğu azarlamak arasındaki farkı bilin, onu aşağılamayın, onun yanında insanlarla çok güzel konuşun, hayvanları sevin, canlarının acıdığını anlatın. eşinizle asla onun yanında çekişmeyin. asla. eşinizi ona çok sevdirin, eşiniz evde yoksa ve geliyorsa toparlanın "anne/baba geliyor, haydi güzel giyinelim, koku sürelim" diyerek onu yönlendirin, insanlara değer versin. çocuğunuzun yanında, birine çocuğunuzu anlatmayın. o sizin şebeğiniz de, şikayet nesneniz de değil.

- çocuğunuzu güzel giydirin. dolabı güzel kıyafetlerden oluşsun, üstü başı temiz olsun, ev derli toplu olsun. hayata geçiyor, pasaklı etmeyin.

- her dediğinizi anlıyor, inanmak zor olabilir ama bunu aklınıza kazıyın ve çok dikkatli olun.

- zaman geçiyor, çocuklar büyüyor, günü ıskalamayın. saat gibi olun. bebekler/çocuklar plan program sever, bu şekilde huzur bulurlar. saat 11'e kadar yemek, temizlik ve diğer işleri bitirmiş olmaya gayret edin. bundan sonrası sizin ve onun olsun. zaten ortalık toplamak bitmez, bari başka iş kalmasın. onu ihmal etmeyin, güzel anlarını kaçırmayın.

- aşırı bıktığınız anlarda ona duş yaptırın. oyalansın, siz de sakinleşirsiniz. kafanız çok kötü durumda değilse dışarı çıkın (çok kötüyseniz dikkatiniz dağınık olur, tehlikeli) ve iş savaşa dönmesin.

-o en çok sizi seviyor ve hayatta sizden daha büyük ihtiyacı yok. açlık bile sizden önemsiz. siz çok değerlisiniz, bu karışıklıkta bunu unutmayın, sizi iyi hissettirir.

ve müjde: bitecek.