Bazı Kadınlar Neden Güvenilir Erkek Bulmanın Zorluğundan Şikayet Ediyor?
önce şunu anlamalısınız: kadınlar güvenilir erkeğe değil dark triad sahibi erkeğe arzu duyar
makalesi bile var. zamanında çevirdik, kaynakları verdik. burada katil, dayakçı, alkolik vs. denilmediğine dikkat edin. pozitif yönetilen dark triad çıktıları çoğu başarılı erkekte bulunan niteliklerdir. ceo'larla yapılan araştırmalarda da benzeri bulunmuştur [ref]. burada negatif nitelikler gösterenlerin de çalışanı kötü etkilediğinden bahsedilmiş ama sonuçta her başarılı ceo'da bu niteliklerin olduğu açıklanmış. bana ya da araştırmayı yapanlara kızmayın, suçumuz yok. bu da kadınlarla ilgili olan araştırma (bunu tek çalışma gibi düşünmeyin, refere verdiği bütün yayınlar da dark triad çalışılmış.):
konuya dönecek olursak
burada denilmek istenen arzu duyduğum erkek güvenilir olsun şeklindedir. hep söylüyorum: kadınlar; başka kadınların birlikte, başka erkeklerinse yerinde olmak istediği erkekleri tercih eder. buna sahip değilseniz güvenilirlik bir nitelik değildir.
kadınların güvenilmez olarak gördükleri fakat güvenilir olmasını istediği erkekler zaten %20'lik dilimin içindedir fakat bunun farkında bile değillerdir çünkü diğer %80 fark edilmez bile. yani sizce güvenilirlik kadınlar için 1. parametre olsaydı bu konuda bu kadar ağlayan erkek olur muydu? ateş olmayan yerden duman çıkmaz demişler.
esas soru şu olmalı: bu üst düzey alfa erkeğe ne sunuyorsun ki güvenilir ve sana bağlı olsun?
neden bu yüke girsin? günümüzdeki parametrelere baktığımızda kadınlar devamlı üst düzey erkeği tercih ettiğini belirtir fakat bu erkekten aynı zamanda eşit partnerlik bekler. kevin samuels'in birebir görüşmeleri üstünden bu durumu geçmişte anlatmıştık:
rollo tomassi'nin bir kitabında da geçen güzel bir cümlesi vardır: "bir kadın için en tehlikeli şey o erkeğin potansiyelini keşfetmiş olmasıdır." bir diğer sevdiğim cümlesiye: "bir kadın için en ideal olan, birlikte olduğu erkeğin ondan üstün olmasına rağmen eşitmiş gibi hissettirmesidir" der.
alttaki bkz'da da anlattık, ekşi-şeylere de girdi, podcastini de yaptık ama daha da geliştirelim: geçmişte erkekler evlenmeden sekse ulaşamıyordu. dünyada da ataerkil sistemin baskın olması nedeniyle, şu an aşağılanan maskülen nitelikleri erken elde ederek, para kazanarak, kendilerini üst seviyelere çıkartarak evlenebiliyorlardı. "ailenin direği erkektir" lafı buradan gelirdi. bu onun kazandığı bir şeydi. şu an çarptırıldığı gibi "kadınlara dayatılan bir şey değildi." zaten hangi manyak erkek normal şartlarda bu sorumluluğu ister? paran var, işin var, her türlü opsiyonun var ama aile kurup onun direği olmak istiyorsun falan? neden isteyesin? çünkü o dönemin paradigmasında kadınların evlilik dışı cinsellik yaşaması ayıplanan bir şeydi. hatta çocuk sahibiysen toplumdan dışlanırdınız, onu bırak boşanırsanız çocuk direkt babaya verilirdi. bu nedenle de erkek koruyucu misyonuyla ve otoriter olmasıyla cinselliği biraz da aile ile bütünleştirerek evlenirdi. toplum tek eşli olmaya özendirilirdi.
feminizm ve cinsel devrim sonrası bu durum değişti fakat erkeklerin de özellikle değerli en tepedeki erkeklerin de sekse ulaşmak için evlenme zorunluluğu kalmadı. üstüne bir de nafaka ve çocuk hakkının kadına geçmesi gibi yasal zorbalıkları işin içine soktuğumuzda durum net şekilde ortaya çıkıyor. bir erkek için ailenin direği olması bile utandırılırken, bu erkek neden kendini zora soksun ki? kafayı yemiş olması lazım.
özetle durum bu
üzgünüm kızlar... arzu duyduğunuz yüksek değerdeki erkek, eğer özel nitelikleriniz yoksa size bağlanmayacak, başka opsiyonlarla da birlikte olacak ya da siz kendi seviyenizde bir erkek bulup onunla birlikte olmayı deneyeceksiniz.