TARİH 24 Eylül 2021
43,3b OKUNMA     495 PAYLAŞIM

Atatürk'ün Fransız Politikacı Bouillon Karşısında, Abartılı Gösterişe Karşı Takındığı Tavır

Milli mücadele devam ederken, Atatürk'ün 1921'de Ankara'ya gelen Fransız politikacı Henry Franklin Bouillon hakkındaki bir kararı, kendisinin çok önemli bir bakış açısını idrak etmenizi sağlayacak.

fransa senato dış ilişkiler komisyonu başkanı ve eski bakanı franklin bouillon 9 haziran 1921’de ankara’ya gelmiştir.

fransızlar, milli mücadele’nin gücünü, anlamını öğrenmeye çalışmaktadır. o günlerde yunan ordusu afyon’u ele geçirmiştir. dönemin ankara’sı yokluklar bir yana, bir yabancı bakanı ağırlayabilecek olanaklardan tamamen yoksundur. yusuf kemal bey, güç bela alafranga bir tuvalet yaptırır. otomobil olmadığından, çift atlı bir fayton hazırlatılır konuk bakan için. ancak tüm aramalara karşın, fransız misafiri ağırlayacak yemek takımı bulunamamıştır ankara’da.

yusuf kemal bey, son çare olarak mustafa kemal paşa’dan şöyle bir istekte bulunur:

"kuvay-i milliye için çalışan istanbul’daki gizli teşkilat mim mim grubu acaba istanbul’dan 6 kişilik yemek takımı kaçırıp ankara’ya yollayabilir mi? çünkü ankara’da 6 kişilik tabak ve buna uygun servis takımı yoktur."

MİM /MM – Milli Müdafaa.


mustafa kemal bu isteği şöyle yanıtlar:

“yusuf kemal bey… bu fransız, ankara istasyonuna geldiğinde tören kıtasının perişan halini gördü. askerin postalı bile yoktu. başlarındaki kalpak, omuzlarındaki tüfek çeşit çeşitti.

o, bu yetersizlikler içinde senin dayanma gücünü görmeye, ölçmeye geldi. sen ona, üzerinde tuğray-ı garray-ı osmani işlemeli altın yaldızlı sofra takımıyla ikramda bulunursan, o “bab-ı ali kafası bunlarda da devam ediyor, hayret! aynı yolda vatan kurtarma, yeni bir devir açma iddiaları var, ancak sabun köpüğü” der. ve istilayı tamamlama yolunda paris’e göz kırpar.

sen adamı al, meclis’e götür, orada tek yumruk halindeki haysiyet şahlanışını görsün. mektep karavanasından tek kap yemeği tahta tabak, tahta kaşıkla yesin. ve bu görünürdeki yokluk içinde milletin sağlam istinadını anlamaya çalışsın. zaten şimdi o, başlayan savaşın neticesini bekleyecek. önce kendin inan, sonra da misafirini inandır…”

kaynak: hariciye vekili (dış işleri bakanı) yusuf kemal tengirşenk’in anılarından. ayrıntılı bilgi için bkz: selahattin salışık, kurtuluş savaşı’nın gizli örgütü, kaynak yayınları, istanbul, 1999.