Askeri Uçaklarda İkaz Sesi Olarak Neden Kadın Sesi Tercih Ediliyor?
savaş uçağınızın kokpitindesiniz, gösterge panelleri ışıl ışıl yanıyor ve bir anda acil bir durum baş gösteriyor. tam o sırada kulaklarınızda calm ve uyarıcı bir kadın sesi beliriyor: “pull up… pull up…” (türkçesi: “yukarı çek… yukarı çek…”). bu sahne, bir f-16 pilotunun hayatında kritik anlardan biri olabilir. peki hiç merak ettiniz mi, neden bu uyarı sesi bir kadın sesidir? pilotları uyaran bu otomatik sistemlere amerikalı pilotlar esprili bir biçimde “bitching betty” (türkçesi kabaca “dırdırcı betty”) adını takmış durumda. benzer şekilde britanyalı pilotlar aynı sisteme “nagging nora” (“dırdırcı nora”) derlerken, rus pilotlar ise kokpitlerindeki bu kadın sesine kısaca “rita” adını veriyor. askeri teknolojide kadın sesinin kullanım nedenlerini psikolojik, teknik ve geleneksel yönleriyle aktarmaya çalışacağım. ayrıca f-16 gibi savaş uçaklarından radar sistemlerine, bu uygulamanın örneklerini ve arkasındaki seslendirme sanatçılarını da tanıyacağız.
kadın sesinin tercih edilme nedenleri
psikolojik ve geleneksel nedenler: askeri havacılıktaki kadın sesli ikaz geleneği, köklerini 20. yüzyıl ortalarına kadar uzanan ilginç bir mantığa dayandırıyor. ilk sesli ikaz sistemlerinden birini geliştiren convair şirketinin mühendisleri (b-58 hustler bombardıman uçağında) genç erkek pilotların dikkatini bir kadının sesinin daha iyi çekebileceğini düşünmüşlerdi. bu psikolojik varsayım, dönemin pilotlarının büyük çoğunluğunun erkek olmasından ileri geliyordu. gerçekten de ii. dünya savaşı sırasında pek çok hava trafik kontrolörü kadındı ve savaş pilotları yoğun telsiz konuşmaları arasında kadın seslerini daha kolay ayırt edebildiklerini aktarmışlardı. bu deneyimler, kokpitte fark edilirlik açısından kadın sesinin avantajlı olabileceği inancını pekiştirdi. sonuç olarak, mühendisler “uçakta bir ses olacaksa bu, pilotun alışık olduğu erkek seslerinden farklı olsun ki dikkat çeksin” diyerek kadın sesini seçtiler. bir pilot, ilk deneme uçuşlarından birinde sürekli uyarı veren kadın sesi için yarı şaka “şu dırdır eden betty olmasa iyiydi” deyiverince, kadın sesli ikaz sistemlerinin adı gerçekten de “bitching betty” olarak kaldı. iğneleyici gibi dursa da, pilotlar arasında bu isim aslında sevgiyle karışık bir lakap haline geldi; zira “betty” onların hayatını kurtarabilecek kritik ikazlar veriyor.
geleneksel yönü de küçümsememek gerek. yıllar geçtikçe hemen her pilot, kokpitte bir kadın sesi duymaya alıştı ve bu adeta havacılığın bir geleneği haline geldi. hatta britanya kraliyet hava kuvvetleri’nde (raf) eurofighter typhoon jetlerinde kadın sesli ikaz sistemi kullanılmaya başlanınca, pilotlar bu yeni “ortamın kadını” için şakalı bir şekilde “nagging nora” lakabını uygun gördüler. uçak ve gemi gibi araçlara kadın isimleri verme geleneği düşünüldüğünde, teknolojik “sesli yardımcıların” da kadın persona ile anılması kimseye garip gelmedi. üstelik, 20. yüzyıl ortalarında telefon santrallerinde ve otomatik anons sistemlerinde de kadın sesi yaygındı; erkek pilotlar, telefonu açtıklarında bile genellikle kadın operatör sesi duyuyorlardı. cnn’in bir haberine göre, bu durum erkeklerin disembodied (görünmeyen) kadın sesine alışkın olmalarını sağladı ve pilotlar için kokpitte bir kadın sesi duymak yadırgatıcı olmadığı gibi gayet doğal ve dikkat çekici bir yöntemdi.
teknik ve işitsel nedenler: kadın sesinin tercih edilmesinin sadece alışkanlık veya önyargı değil, akustik açıdan da bazı avantajları olabileceği düşünüldü. ortalama bir kadın sesi, erkek sesine göre daha yüksek perdeli ve farklı tınıdadır. kokpitte pilotların maruz kaldığı arka plan gürültüsü (motor, rüzgar, telsiz konuşmaları vb.) çoğunlukla orta ve düşük frekanslı “uğultulardan” oluşur. kadın sesinin nispeten daha tiz bir aralıkta olması, bu gürültü kakofonisi içinde dikkat çekici bir kontrast yaratabilir. özellikle 80’ler ve 90’larda yapılan bazı erken insan-faktörleri araştırmaları, erkek pilotların kadın sesiyle verilen talimatları daha otoriter ve ikna edici bulduklarını ve hemen kulak kesildiklerini öne sürüyordu. hatta 1996’da birleşik krallık savunma araştırma ajansı’nın bir raporunda, deneme uçuşlarında ilk başta erkek sesle yapılan çarpışma uyarılarının pilotlarca pek ciddiye alınmadığı, ancak sonraki uçuşlarda uyarı sesi kadına çevrilince pilotların “kadın sesi daha net anlaşılıyor” diyerek bunu tercih ettiği belirtilmiştir. yani pilotların kendileri bile kokpitte duymaya alışık olmadıkları bir tonda gelen uyarıyı, “gürültüden sıyrılıp gelen bir kadın sesini”, hayati bir ikaz olarak ciddiye aldıklarını rapor etmişlerdir.
tabii teknik açıdan her şey toz pembe değil. kadın sesi daha yüksek perdeli olsa da bu, çok yüksek gürültü düzeylerinde dezavantaj olabiliyor. örneğin 1998’de abd hava kuvvetleri’nin wright-patterson üssü’nde yapılan bir araştırma, kokpitte 115 desibeli aşan (çok yüksek) gürültü düzeylerinde kadın sesinin anlaşılabilirliğinin belirgin şekilde düştüğünü buldu. bu ortamda “kadın sesi yüksek frekanslı ve düşük güçlü olduğundan, motor gürültüsü gibi sesler tarafından kolayca bastırılabiliyor” diye rapor edildi. çözüm olarak da her iki cinsiyetin sesini destekleyecek daha iyi mikrofonlar ve gürültü engelleme teknolojileri önerildi. yani teknik olarak, sesli ikazın başarısı sadece kadın veya erkek sesi olmasıyla değil, sesin frekans dağılımı, konuşma hızı, vurgusu ve gürültü engelleme gibi birçok işleve bağlı.
özetlemek gerekirse, kadın sesinin seçilmesindeki ilk motivasyon “erkek pilotların dikkatini çekmek” gibi görünse de, zaman içinde bu tercih hem gelenekselleşmiş hem de kısmen teknik bir standarda dönüşmüştür. pilotların kulağında bir “anne sesi” tınısı yaratıp onları uyarmak fikri, ilk bakışta nüktedan dursa da, gerçekten de stresli anlarda sakin ama kararlı bir tonun hayat kurtarabileceği düşünülmektedir.
kadın sesi kullanan örnek askeri sistemler
kadın sesinin askeri platformlarda kullanımını en çok savaş uçaklarından biliyoruz, ancak bunun dışında da örnekler mevcut. işte bu alanda öne çıkan bazı sistemler, üreticileri ve seslendirme sanatçıları:
* convair b-58 hustler (1950’ler): sesli ikaz sistemine sahip ilk uçaklardan olan süpersonik b-58 bombardıman uçağında, convair firması bir manyetik bant üzerinden uyarılar veren bir kadın sesi kullandı. bu sesi aktris joan elms kaydetti ve pilotlar tarafından hemen “sexy sally” lakabıyla anılmaya başlandı. northrop şirketinin nortronics bölümü tarafından geliştirilen bu sistem, “silah kilidi açıldı”, “motor arızası” gibi kritik cümleleri elms’in sesinden iletiyordu. convair bu tercihi yaparken, yukarıda bahsettiğimiz gibi, genç pilotların ilgisini bir kadın sesinin daha iyi çekeceği varsayımına güvenmişti.
* mcdonnell douglas f-15 eagle (1970’ler): ilerleyen yıllarda birçok avcı uçağı kadın sesine geçiş yaptı. f-15 eagle’ın üreticisi mcdonnell douglas (daha sonra boeing), uçağın sesli ikaz sistemi için kim crow adlı seslendirme sanatçısını kullandı. kim crow’un sesi, ilk dijitalleşmiş “bitching betty” olarak tarihe geçti. başlangıçta sadece birkaç uyarı cümlesi (“engine fire” - motor yangını, “overheat” - aşırı ısınma gibi) kaydedilmişti ancak zamanla crow’un ses bankasına pek çok yeni ikaz eklendi. hatta onun kayıtları o kadar başarılı oldu ki, abd uzay programında astronotların kullandığı uyarı sistemlerine bile sesiyle katkı sağladı denebilir (crow, nasa’nın uzay mekiklerinde de bazı ikaz seslerini kaydetmiştir diye bilinir).
* general dynamics f-16 fighting falcon (1980’ler): ülkemizin de kullandığı f-16 savaş uçaklarında kadın sesiyle uyarı standardı mevcuttur. f-16’nın üreticisi general dynamics (günümüzde lockheed martin), kokpit sesli ikazlarını erica lane adlı seslendirme sanatçısına emanet etmişti. erica lane’in sesi, f-16 pilotlarına irtifa ikazından tutun da yakıt uyarısına kadar pek çok mesajı iletir. ilginç bir not olarak, lane aynı zamanda ah-64 apache taarruz helikopterinin ikaz seslerini de kaydetmiştir. yani bir f-16 pilotu da, bir apache pilotu da kritik bir durumda aynı “hanımefendinin” uyarılarını duyabilir. f-16’nın üretim ve modernizasyon süreçlerinde yer alan lockheed martin şirketi, bu sesli ikaz kayıtlarını yıllarca standardize şekilde tüm f-16 filolarına dağıtmıştır.
* boeing f/a-18 hornet & super hornet (1990’lar-2000’ler): abd donanması ve deniz piyadeleri tarafından kullanılan f/a-18 hornet serisinde de kadın sesi geleneği sürmüştür. bu uçakların üreticisi mcdonnell douglas (sonrasında boeing) için çalışan leslie shook, 20 yıl boyunca f/a-18’lerin “bitching betty” sesi olmuştur. leslie shook, şirkette ses mühendisi olarak görev yaparken tesadüfen seslendirme işine seçilmiş ve “pull up!”, “roll right!” (sağa dön) gibi komutları kendine has bir vurguyla kaydetmiştir. pilotlar onun sesine o kadar alışmışlardı ki, shook 2016’da emekli olduğunda hepsi minnettarlıkla veda etmiştir. f/a-18’in üreticisi boeing, teknoloji geliştikçe eski ses kayıtlarının kalitesini artırmak için shook’un sesini dijital olarak da güncellemiştir.
* eurofighter typhoon (2000’ler): ingiltere, almanya, italya ve ispanya konsorsiyumu tarafından üretilen eurofighter typhoon jetlerinde de kadın sesi tercih edilmiştir. sue milne adlı ses sanatçısının kaydettiği uyarı mesajları, özellikle ingiliz kraliyet hava kuvvetleri pilotlarınca “nagging nora” olarak anılmıştır. eurofighter’ın üretici tarafında bae systems başta olmak üzere birçok şirket olsa da, kokpit seslendirmesi için tek bir standart ses kullanılmış ve sue milne’in sesi tüm filolara yayılmıştır. britanyalı yetkililer 2012’de typhoon’un kadın sesiyle ilgili esprili bir açıklama yaparak, “belki de pilotları biraz daha rahatlatıyor” demiş, fakat pilotlar çoktan ona tatlı bir şekilde “nora” adını takmışlardı bile.
* rus yapımı mig ve sukhoi jetleri (sovyet dönemi & günümüz): sovyetler birliği de benzer şekilde savaş uçaklarında kadın sesi kullanmaya erken dönemden itibaren başladı. örneğin mig-29 uçağındaki uyarı sisteminin sesi kadın ve rus pilotlar bu sese “rita” lakabını taktı. aslında “rita” ismi, rusça “rechevoy ınformator” (sesli bilgi verici) tanımlamasından geliyor. yeni nesil mig-35 uçaklarında da rita adında bir sesli asistan bulunuyor ve pilotlar “motor yangın alsa bile rita’nın sesi sakin kalır” diye övünüyorlar. yani rus mühendisler de, acil durumda bağıran değil sakin fakat net bir kadın sesinin pilotu daha iyi yönlendireceğine inanmış durumdalar. (not: ruslar kadın sesine bu kadar alışkınken, erkek sesi kullanan sistemlere mizahi biçimde “borys” gibi adlar verdikleri de duyulur.)
* diğer sistemler ve örnekler: sesli uyarı kullanan tek platform uçaklar değil. örneğin büyük askeri nakliye uçakları boeing c-17 globemaster ııı veya sivil havacılıktan devralınan boeing 717 gibi uçaklarda da kadın sesi kullanıldı. bu ikaz seslerini kaydeden patricia hoyt, ilginç biçimde boeing 717 projesinde mühendis olarak çalışırken kendi sesini sisteme vermiştir. ayrıca modern denizaltılar, helikopterler ve hatta tank gibi kara araçlarında bile benzer sesli ikaz sistemleri bulunabiliyor. londra metrosu’ndaki anons sisteminin kadın sesi de personel arasında şaka yollu “sonya” (ing. “gets on ya nerves” ifadesine atfen) diye anılır. yani kadın sesiyle uyarı, günümüzde uçaklardan trenlere kadar geniş bir yelpazede, standart bir kullanıcı arayüzünün parçası haline gelmiştir.
bu örneklerin üretici firmalarına baktığımızda, genelde uçağı üreten şirket aynı zamanda sesli ikaz sistemini de entegre etmektedir. örneğin f-16’nın üreticisi general dynamics/lockheed martin, f/a-18’in boeing, typhoon’un bae systems konsorsiyumu, mig-29’un mikoyan gurevich firması kendi uçakları için bu ses sistemlerini geliştirmiş veya tedarik etmiştir. ancak seslendirme konusunda profesyonel sanatçılardan veya bazen şirket içi gönüllülerden destek alınmıştır. yukarıda bahsettiğimiz kim crow, joan elms, erica lane, leslie shook, sue milne, patricia hoyt gibi isimler; kokpit uyarı sistemlerine hayat veren, aslında perde arkasındaki kahramanlardır. onların sesi, binlerce pilotun kulağında yer etmiş durumda. hatta türkiye’nin geliştirmekte olduğu yeni nesil milli muharip uçağı tf-x “kaan” için de benzer bir kadın sesli ikaz sisteminin planlandığı ve geleneğin sürdürüleceği konuşuluyor.
bilimsel araştırmalar ne diyor?
kadın sesinin tercihine dair inançlar ve anekdotlar bolca mevcut, peki bilimsel araştırmalar bu konuda ne söylüyor? aslında bu soruya kesin ve basit bir cevap vermek zor, çünkü sonuçlar biraz karmaşık.
ilk dönem araştırmalar, pilot deneyimlerine dayanarak “kadın sesi erkek pilot için otoriter ve dikkat çekicidir” sonucunu vurgulamıştı. 1980’lere kadar kadın pilot sayısı yok denecek kadar az olduğundan, bu çalışmaların çoğu erkeklerin algısına odaklanmıştı. örneğin 1970’lerde abd hava kuvvetleri’nin yaptığı testlerde, görsel ikaz lambalarının pilotlar stres altındayken yetersiz kaldığı, buna karşın insan sesinin aciliyet hissini daha iyi ilettiği ortaya çıkmıştı. haliyle sesli ikaz kararı verilirken, sesin “erkek pilotun yabancısı olmadığı ancak kokpitte duymaya alışık olmadığı bir tonda” olması fikri ağırlık kazandı.
zamanla kadın pilotlar hava kuvvetlerine katılmaya, yer kontrolünde de kadın-erkek karışık bir ortam oluşmaya başlayınca, “sesi kadın mı erkek mi” meselesi biraz daha sorgulanır oldu. 2003 yılında ingiltere’de plymouth üniversitesi’nde yapılan kapsamlı bir çalışma, erkek ve kadın seslerinin gürültülü ortamda anlaşılabilirliği konusunda çok büyük farklar olmadığını, esas farkın akustik özelliklerden kaynaklandığını ortaya koydu. bu araştırmada her iki cinsiyetten seslerin de benzer şekilde duyulabildiği, ancak kadın sesinin genelde daha geniş bir tiz perde aralığında konuşabildiği için farklı seviyede aciliyet tonlarını daha iyi yansıtabildiği belirtildi. yani, kadın sesi ister yumuşak ister sert olsun, tiz perdedeki doğal avantajıyla acil bir uyarıyı çok acil vs. aşırı acil şeklinde tonlayarak aktarabiliyor. bu çalışma ayrıca, sesi kimin konuştuğunu bilmenin (kadın mı erkek mi olduğu bilgisinin) pilotun aciliyet algısını etkilemediğini, esas etkinin sesin yükselip alçalması, vurgusu gibi fiziksel özellikler olduğunu gösterdi.
ancak bu konu burada bitmedi. 2009’da kanada savunma araştırma kurumu (drdc) bünyesinde g. robert arrabito adlı araştırmacı tarafından yapılan deneyler, olaya farklı bir ışık tuttu. arrabito, hem erkek hem kadın pilotlar ile simüle bir kokpit ortamında farklı tarzlarda sesli uyarılar test etti: monoton kadın, acil tonlamalı kadın, monoton erkek, acil tonlamalı erkek vs. sonuçlar şaşırtıcıydı: sessiz bir ortamda cinsiyet farkı gözetmeksizin acil tonlama en iyi sonuç verirken, gürültülü kokpit ortamında ise monoton ya da acil tonlamalı erkek sesi pilotlarda en hızlı ve doğru reaksiyonu sağladı. bu, önceki “kadın sesi her zaman dikkat çeker” varsayımıyla çelişiyordu. araştırmacılar, yüksek gürültüde erkek sesinin biraz daha düşük frekanslı olmasının belki de avantaj sağladığını veya belki de kulaklık sistemlerinin belirli frekansları filtrelemesinin etkili olduğunu düşündüler. kısacası bu çalışmaya göre, sesin cinsiyetinden ziyade, gürültü spektrumu içindeki konumu ve vurgulanma stili** (monoton mu acil mi) daha kritik bir faktördü.
tüm bu araştırmaları toplu düşündüğümüzde ortaya çıkan tablo şöyle: kadın sesinin seçimi tarihsel olarak isabetli ve faydalı görünmüş, çünkü ilk kullanıcı kitlesine (erkek pilotlara) gerçekten de alışılmadık bir uyarı mekanizması sunmuş. ancak modern çağda, pilotların cinsiyeti çeşitlendikçe ve teknik koşullar iyileştikçe, asıl önemli olanın sesin kadın mı erkek mi olduğu değil, o sesin gürültüden sıyrılacak şekilde optimize edilmesi olduğu anlaşılıyor. örneğin yeni dijital sistemlerde, ister kadın ister erkek sesi seçilsin, sesin frekansını dinamik olarak ortama göre ayarlamak, arka planı bastırmak, kritik kelimeleri vurgulamak gibi yöntemler kullanılıyor. böylece belki bir gün kokpitte yapay zeka destekli bir asistan, gerektiğinde tonunu değiştirip pilotun dikkatini çekecek - belki kadın belki erkek sesiyle.
sonuç
sonuç olarak, askeri teknolojide kadın sesinin kullanımı; biraz psikoloji, biraz mühendislik, bolca da gelenek karışımı bir tercihtir. ilk günlerde erkek pilotları “annesinin sesi gibi” sakin ama kararlı bir tonda uyaran bu sistemler sayesinde sayısız kaza önlendi, pilotlar son anda irtifa kazanıp dağa çarpmaktan kurtuldu veya yanan motoru kapatıp hayatını save etti. pilotların “bitching betty” diye takılmaları aslında bu sistemlere duydukları şükranın şaka yoluyla ifadesidir - zira betty ne kadar dırdır etse yeridir, önemli olan pilotun eve sağ salim dönmesi!
günümüzde bu uygulama o kadar benimsendi ki, hâlâ birçok savaş uçağı ve araç varsayılan olarak kadın sesiyle geliyor. elbette artık teknolojik olarak istenirse erkek sesi de seçilebilir, hatta bazı uçaklarda pilotlar ses cinsiyetini menüden değiştirebiliyor. ancak görünen o ki, uçan makinelerin sesi uzun bir süre daha kadın kalmaya devam edecek. çünkü önemli olan, sesin kendisi değil verdiği mesaj ve yarattığı farkındalık. ister rita deyin ister betty, o ses sizi uyarıyorsa dinlemekte fayda var!