Aşk-ı Memnu'daki En Suçlu Karakter Neden Adnan Ziyagil?
kendinden 25! yaş küçük ve uzaktan birkaç göz teması ancak kurduğu kadına "belki haddim değil ama istiyorum," dediği ana kadar, yalıdaki hayatı da hatalarla dolu adnan ziyagil'in. başlıyorum:
1. behlül
adnan'ın, uzak bir akrabanın oğluna kol kanat germesi iyi bir şeymiş gibi görünüyor. öyle de zaten. fakat behlül neden kendinden küçük, biri kız biri erkek iki çocuğuyla yan yana odalarda? hiç mi psikoloji okumadın? çocuk gelişiminden bu kadar mı bihabersin? değil genç kız-erkek olduklarında, daha öncesinde de asla yan yana odalarda, bir de ayrı bir katta kalmamalıydı o 3 çocuk.
çocuk gelişimine az çok hakim herkes bilir ki soyut döneme geçmemiş çocuklar, cinselliklerini keşfetmeye başladıkları fakat ne olduğunu henüz anlamlandıramadıkları zamanlarda, en yakınlarındaki ve kendilerinden güçsüz kişide bu tür keşifler yapmaya çalışabilir. onaylamak için söylemiyorum ancak insanın bir hayvan türü olduğunu göz ardı etmeyi safça buluyorum. hadi hepsi küçükken bir arada yaşattın onları, bari sonrasında behlül'ü evden gönder. yakın bir yerlerde kendine ait bir evi olsun. ama hayır, büyüme çağındaki iki çocuğuna, istanbul'un en çapkın adamının örnek olmasına izin vermek varken neden önlem alsın ki? almasın, yaşayarak öğrensin, akılsız!
2. nihal
annesini kaybetmiş bir kız çocuğu var adamın. türkiye'nin en iyi okullarından birine gidiyor ama tek arkadaşı 2 sezonda toplam 4 kere falan gördüğümüz pelin. yalının yüz yaşındaki yardımcıları, onların nihal'le aynı yaştaki kızı, 1600'lerin ahlak normlarıyla yaşayan matmazel ve nihal'e çaresizce aşık beşir... şu kadronun içinde ışıl ışıl parlayan behlül'e aşık olmaktan başka bir seçeneği kalır mı insanın allah aşkına?
nihal, içi geçmiş, 40'larında ama 80 gibi davranan/giyinen, sevdiğini bile söyleyemeyen dadıya emanet yaşıyor hayatını. dadı ise, nihal'in bir gece arkadaşında kalması, bir kafeye bara gitmesi, arkadaşıyla özel bir anlarının olması vb. her şeye karşı jhdjashdj nihal bir gün o kadar güzel bozuyor ki matmazeli "siz ne hakla benim yalanımı ortaya çıkarmaya çalışıyorsunuz? sizden gizlediğim şeyler olamaz mı? ben eteğinizi çekiştiren o küçük kız değilim artık!" diyor. ama sonra özür diliyor. oysa dizi boyunca doğru noktaya isyan ettiği tek andı ahrazın. nihal ahraz, evet ama o ortamda iyi bile delirmemiş, histeriye yakalanarak ucuz atlatmış.
adnan'ın nihal konusunda bir diğer hatası, beşir'in kızına aşık olduğunu fark etmemesi. zaten dizideki hiçbir çekimi hissedemiyor, kendisi tutkudan uzak bir yaşam formu olduğu için. ne matmazel'in kendisine aşkını, ne beşir'in nihal'e aşkını, ne cemile'nin beşir'e aşkını, ne behlül'ün bihter'e arzsunu... adam gözü kulağı kapalı dolaşıyor sanki. hayır, gözü kapalı da olsa, kokusunu alır yahu insan. herkes bir diğerine yürüyor, adnan her öğrendiğinde "müthiş gözlem, nasıl anladın, bravo. ben nasıl anlamadım?" bık bık. adnan'ın bu ön görüsüzlükle o şirketi yönetebilmesi de mucize ya neyse.
görüldüğü üzere adnan, bihter'e gelene kadar zaten bir sürü sorunlu kararı olan bir adam. devam edeyim:
3. bihter
uzaklara bakıp göz süzdüğü ve yaşıtı playboylarla takılmadığı için (amerika’da öğrenciyken neler yaptı, bilmiyoruz tabii) olgun olduğu iddia edilen 25 yaşındaki kadın karakter kdkdjddj ay yazarken bile gülme geldi. oysa bihter, nihal hatta bülent kadar bile olgun değil. behlül’deki toylukların birebir aynılarını o da yapıyor. çünkü behlül’ün bile aşık olup acı çektiği bir ilişkisi olmuşken, bihter hiç aşık olmadan, annesine inat, babası yaşında bir adamla evleniyor. ve yine ilgili salağımız adnan, bu kadının kendisini gerçekten sevdiğine inanıyor kdkdjd
alelacele evleniyor bihter’le fakat daha 2. gün başlıyor: “çocukluk etme, çocuklar gibi küsecek misin? misilleme mi yaptın çocuk gibi? yetişkinler kırılır sen anlamazsın.” üfff. kendi kızından 5-6 yaş büyük, behlül’le yaşıt bir kadınla evlen fakat kızında ve behlül’de görmezden geldiğin bütün toyluklara itiraz et, kadından 50 yaşında kadında bile olmayabilecek seviyede olgunluk bekle.
bir kere yahu, sadece bir kerecik gündem olmadı evde kendi karısı ve evliliği. değil kızının, oğlunun, behlül’ün; yardımcıların gönlünü hoş etmeyi dahi karısının gönlünden önce tuttu. bihter balayını bile nihal’e göre ayarladı. kadın kaç kere bunalımlara girdi fakat kocası birini dahi fark edip “gel, biraz evden uzaklaşalım, bu kadar insanla yaşamak sana fazla geldi sanırım,” demedi. “çocuklarım olduğu biliyordun,” aşağı, “çocuklarım olduğunu biliyordun,” yukarı. e sen de hayatının baharında, dünya güzeli bir kadınla evlendiğini biliyordun. neden senin behlül’le new york’a yerleşmeye karar verirken senden ayrılacak olmayı bir saniye bile aklına getirmemiş histerik kızının psikolojisi, belki de kalan hayatını beraber geçireceğin karının psikolojinden önce gelsin?
bir yılbaşı planı sahnesi var. delirirsin. bihter nasıl özeniyor behlül’ün arkadaşlarıyla ispanya’ya gitmesine fakat adnan bunu fark ettiğinde bihter’e kötü kötü bakıyor. özür dileriz adnan ya. kadın yılbaşını kocasıyla baş başa ve yurtdışında geçirmek istedi, özür dileriz tüm kadınlar olarak.
ya bihter’in koca bir yıl hazırlandığı ve ödül aldığı dernek gecesinde yaptıkları? nihal’le behlül geceye katılınca gözünü kızından alamıyor adnan. şu meşhur behlül’ün saçını kestirip geldiği gece. o gece bihter’in gecesi oysa. fakat ahraz adnan ilk dansı kızıyla ediyor, ahraz kızı bile “bihter’e ayıp oldu, baba,” dediği halde, adnan “bihter bunu anlayacaktır,” diyor. neden anlasın, pardon? neden sürekli ikinci planda olmayı sindirsin bu 25 yaşındaki kadın? sana bihter’in, bütün insani hırslarından arınmış bir peygamber olduğunu düşündürten ne? öyle birini istiyorduysan matmazel’le evlenseydin, bihter’den ne istedin?
matmazel demişken, en düşüncesizlik ettiği konulardan biri de (o kadar çok ki hangisini yazacağımı şaşırdım) bihter’e karşı matmazel’i savunup durması. yahu adnan, sen behlül’ün bihter’e not yazdığını sanınca bile küplere bindin. bak henüz bihter cevap verdi mi vermedi mi, bilmiyordun bile, ortalığı ayağa kaldırdın. bihter diyor ki “matmazel sana aşık, yüz verme,” adnan inanmıyor. ancak ablası ahsen söyleyince inanıyor. yine de karısının kırgınlığını geçirmeye çalışmak aklına bile gelmiyor. “uzatıyorsun,” vb. diyerek bihter’i suçluyor. kanser eder insanı böyle koca! kadın evde kocasına aşık olduğunu bildiği biriyle burun buruna yaşamak zorunda mı? beşir bihter’e aşık olsaydı mesela? bihter de “boş ver adnan, görmezden gelelim, çocukların ona ihtiyacı var,” deseydi, ne yapardın? nihal’le bülent kristal mi ki dadı evden gitti diye hastanelik olacaklar? çocukları koruya koruya, hiçbir şeyle baş edemez hale getirmiş hala kendini ideal baba sanıyor, delirirsin.
bir de dizi acayip algı yapıyor. cemile bihter’e saygısızlık ediyor, bihter de kızıyor doğal olarak, hemen bir duygusal müzik: kötü ev hanımı melek hizmetçiye eziyet ediyor ühühühüh hizmetçiler ev kendilerinmiş gibi “yine bize iş çıktı, nihal babasına sahip çıksın firdevs’e kaptırmasın, ay nereden geldiler,” bık bık bık pardon ya adam yıllardır yalnız, evlenme kararı alırken size mi soracaktı? iş ağır geliyorsa istifa edebilirsiniz mesela.
söylemiştim değil mi, adnan’ın kabahatleri saymakla bitmez. evin yardımcılarına bu kadar yetki veren de o. sınırını bilmiyor hiçbiri.
ve en affedilmemesi gerekeni, karısına tecavüz etti bu adam! düzgün bir şekilde konuşmayı bile denemedi. sadece birkaç hafta sevişmediler ve adnan tecavüz edecek kadar delirdi. kadının artık kendisini istemediğini düşünüp paniğe kapıldı diyelim, e bu durum daha çok uzaklaştırmaz mı? bihter’in affetme saçmalığına hiç girmiyorum o başka bir konu fakat şu an konumuz adnan. bihter’in karakterinden bağımsız değerlendirilmesi gereken bir suç bu. çünkü bildiğiniz suç. doğum ya da vajinal bir operasyondan sonra aylarca sevişemedikleri oluyor çiftlerin. gerçekten de doğumdan sonra aylarca isteksizlik yaşayan kadınlar tanıyorum. hiçbiri de tecavüze uğramamış. eşleri gayet sabırla durumu kabullenmiş, tedavi yöntemlerinde destek olmuş karısına vs. salon erkeği diye yere göğe sığdırılamayan adama bakın bir de.
mesela matmazel adnan’ın karısına tecavüz edecek karakterde biri olduğunu bilseydi yine de ister miydi adnan’ı? isterdi sanırım ya kdksjsj o ve nihal adnan ve behlül için kurşun atar kurşun yerdi lsjsjsj matmazel nasıl ki ancak aldatıldıktan sonra kendisine gelen adama evet dedi, nihal de behlül’e bir süre sonra yine evet derdi bence kdkdjdj ahraz ya tam ahraz. matmazelin yetiştirdiği bir kızın, tıpkı kendisi gibi bir adam uğruna hayatını heba etmesi de normal öte yandan.
bütün bunların yanında dizide firdevsler hariç herkes kırsal zihniyetli. yalıdakiler (küçük bir köyde yaşayan insanlar gibi) en yakındaki hedefi kendine eş olarak seçmiş. cemile beşir, matmazel adnan, nihal behlül… hele beşir, ağanın kızına aşık oluyor falan kdjsjs behlül güya dışarı açılan bir pencere gibi fakat o da yağmurdan kaçarken tutulmuş gibi olsa da, aslında hayatında hiçbir şey değişmeden evlenecek olmaktan gayet memnun. firdevs yine daha en başında söylüyor bunu: “nihal’le behlül evlenecek ve behlül de buna gönüllü olacak.”
adnan’ın kırsallığı, genç kadın kovalaması. fakat o da behlül gibi, farklı bir genç kadınla birkaç kere sevişip sonra evine, düzenine dönseydi bütün bunlar yaşanmazdı. güya kendine bunu yakıştırmadı salon erkeği, asil adam! fakat karısına hiçbir koşulda öncelik vermeyerek ve ondan önceki hayatındaki herkesi birebir aynı yerinde tutmaya çalışarak, aslında dışarıdan gelecek birini istemediğini gösterdi.
evet adnan ziyagil. en büyük hata sende. daha başka hataların da var fakat şimdilik noktalıyorum. anımsadıkça eklerim belki.