OTOMOTİV 1 Temmuz 2024
8,8b OKUNMA     202 PAYLAŞIM

Arabada Neden Yangın Çıkar? Bunu Yaşamamak İçin Ne Yapmak Gerekir?

Araç yangını neden olur? Bir motor ustası bütün detaylarıyla anlatıyor.

son günlerde inanılmaz sayıda araç yangını haberleri almaya başladık. tam sıcakların pik yaptığı zamanda neden böyle bir şey oluyor? bizlerin de başına gelir mi? böyle bir durum yaşamamak için öncesinde ne yapmalıyız? gelin bu konuları anlatayım size bir usta olarak..

yıllarımı ağır vasıta ve otomobil tamirciliği konusunda geçirdim. "bu arabanın haşatı çıkmış kesin yanar bu bir yerlerde" dediğimiz arabalar yanmadı, "buna bir şey olmaz canavar gibi" dediğimiz arabalar da kül oldu gitti. kesin olan bir şey vardı; bu arabalar da hep ummadığımız yerlerden ve tahmin bile edemediğimiz sebeplerden yandı... tecrübeye tecrübe kattık ve sizinle bu konuları paylaşmak istiyorum. birçoğunuz bilse bile, ben bilmeyen arkadaşlar olacağını düşünerek biraz amatörce yazıp anlatmak taraftarıyım. ayrıca bu yazımızda yine ağır vasıtaları bir kenara bırakarak, sadece otomobillere odaklanıyoruz.

otomobilimiz ne kadar eskiyse yangın riski çok yüksek demek kesinlikle yanlış bir düşünce. sıfır aldığımız bir otomobil de teknik problemlerden veya çevre faktörü kaynaklı sebeplerden yanabilir. sıfır kilometre bir otomobilin de insan yapısı olduğunu unutmamak gerekir ve fabrikada bir yakıt hortumunun gevşek bırakılması bile net olarak yangına sebep olabilir. bu tip olaylar çok sık yaşandı ve yaşanmaya devam ediyor.

bir otomobilin binlerce mekanik ve elektronik parçadan oluşması, işin içerisine fazlasıyla yanıcı ve parlayıcı kimyasalların dip dibe konumlandırılması, kullandığımız aracın bakımlarının eksik veya yapılmamış olması ve üstüne hava sıcaklıklarının tavan yapması da eklenince bazen istenmeyen durumlar ortaya çıkabiliyor.

öncelikle şunu belirtmek isterim: bir otomobil içerisinde yangın tüpü olması zorunluluktur ve sadece olması yeterli değildir, bu yangın tüpünü nasıl kullanmanız gerektiğini öğrenmeniz ve sürekli olarak basınç göstergesini kontrol etmeniz gerekir. bir yangın esnasında bu yangın tüpü ile ilk aşamalarda müdahalede bulunabilirsiniz. ileriki aşamalarda pek bir şansınız olmayabilir. bir otomobil tutuştuğu zaman çok kolay parlayıp alevlenen ve yine kolay kolay sönmeyen malzemelerden üretilir. muayene istasyonuna giderken sırf muayeneden geçmek için aldığınız kalitesiz tüplerden, bir otomobil yangınını söndürmesini beklemeyin.


yakıt sistemi kaynaklı yangınlar

araç yangınlarının en belirgin sebebidir bu. normal kondisyonda ve bakımlı bir otomobilin, yakıt sistemi sebebiyle alev alması beklenemez diyebilir miyiz? kesinlikle hayır. görsel kontrol sonrasında sorunsuz olduğu düşünülen bir otomobil yine yakıt sistemi kaynaklı problemler sebebiyle alev alabilir. benzinli araçların riski bir tık daha yukarıda olsa da, dizel araçlarda da böyle bir ihtimal fazlasıyla var. benzin anında tutuşup parlarken, motorin ise daha zor alev alma özelliğine sahiptir. benzin bir kaçak ya da sızıntı sonucunda eğer alev almazsa, çok kısa bir sürede buharlaşıp gider ve tehlike geçici olarak ortadan kalkar. fakat motorin bir noktaya aktığı zaman, uzun süre orada durabilir ve kalıcı diyebileceğimiz yanıcı bir katman oluşturabilir. özellikle yakıt hortumları üzerinde. yaz sıcağında rampa çıkan bir dizel aracın egzoz manifoltu üzerine damlayan motorin anında alev alıp, diğer yakıt izi olan katmanları saniyesinde tutuşturur ve bu sebepten benzinli araca müdahale daha kolay olurken, dizel araçların kurtarılması daha zordur. daha kolay anlaşılması açısından şu örneği vermek istiyorum; bir pamuğa kolonya dökersek, çok kısa sürede yanıcı etkisi yok olur. fakat ayçiçek yağı dökersek uzun süre orada kalır. kolonya çok kolay, ayçiçek yağı biraz zor alev alır. yine kolonya kısa süreli yanma etkisi gösterirken, ayçiçek yağı döktüğümüz pamuk uzun süre yanar.

şimdi gelelim sebeplerine

başta da belirttiğim gibi, yakıt hortumları ana neden çıkıyor bu konuda. çok yüksek basınçlı olduğu için, en küçük bir çatlakta bile motor bölmesinde her noktaya çok kolay ulaşabilir. bu ani oluşan durumda eğer kullanıcı zamanında yakıt kokusunu alıp motoru stop etmezse, yangın büyük ihtimalle kaçınılmaz olur. "dışarıdan mı geliyor, yok ya bizden değil az önce benzin istasyonu geçmiştik oradan gelmiştir" diyerek düşünürseniz, kendinizi risk içerisine almış olursunuz. kullanıcılar genellikle öndeki araçtan geldiğini düşünerek bir bekleyiş içerisine girer. bu yanlıştır ve yakıt kokusu geldiği zaman ne olursa olsun saniyesinde güvenli bir şekilde durulup kontrol edilmesi gerekir. vurdumduymazlık çok pahalıya mal olabilir.

yakıt hortumlarının her yıl, özellikle yaz mevsimi başlamadan önce kontrol edilmesi ve maksimum üç yılda bir değiştirilmesi önerilir. yakıt hortumları orijinal ve fabrika değerlerine uygun basınçta olmalıdır. bir arıza sebebiyle sonradan kelepçe ile müdahale edildiyse, kelepçeler orijinal ve tam değerlerinde sıkılmış olmalıdır. enjektör kütüğü üzerine gelen kısımda daha titiz bir işçilik uygulanmalıdır.


elektrik sistemi kaynaklı yangınlar

neredeyse yakıt sistemi kadar tehlikeli fakat genellikle aniden gelişmeyen, otomobiliniz stop ve park halinde olsa bile gecenin bir yarısı yangın başlatabilecek kadar sinsi bir yangın tehlikesidir tesisat yangınları. elektrik sisteminden kaynaklanan yangınların birçoğu yaz mevsimi meydana gelir. yaz mevsiminde aracın hem kliması, hem soğutma fanı, hemde sürekli olarak iç üfleme motoru devrededir. bu aracın tesisat sistemine fazlaca yük bindirir ve istenmeyen sonuçlara neden olabilir.

bu sistemler sigorta ile korunur aslında. fazla yük binmesi durumunda, kablo tesisatı yerine sigorta eriyecek ve devreyi kapatacaktır normalde. ama bazen ilginç bir durum ortaya çıkar ve eriyip devreyi kapatması gereken sigorta atmaz. kablolar aşırı ısınır ve en zayıf noktasından yanmaya başlar. yanık kokusunu önceden alırsanız şanslı sayılırsınız fakat insanlar yine bunun dışarıdan geldiğini düşünür ve umursamaz. şu noktada belirtmem gerekir ki; klima ile soğutma fanının sürekli olarak çalışması, tesisata ciddi anlamda yük bindiriyor.

sebebi ise genellikle daha önceden tesisata müdahale edilmiş olmasıdır. amfi çekerler, ışık çekerler ya da ekstra donanım takarlar fakat kabloların amper değerlerini göz ardı ederler. bağlantı noktaları genelde elle birleştirilir ve elektrik bandı ile gelişigüzel kapatılır. yine sigortalar kalitesizdir ve görevini yerine getirmez. kullanıcılar sigorta attığı zaman genelde değiştirmek yerine tel sarıp yerine takarlar. bir sebepten görevini yapıp atmış olan sigorta, yine aynı sebepten atmaz ve genellikle istenmeyen olur. sigorta değerleri zaten ülkemizde başlıca sorundur. amper değerine bakmadan sigorta takılır. 10 amper olması gereken sigorta yuvasına, 40 amper takar geçer.

bunları önlemek için ara sıra sigorta panelleri açılmalı ve dış plastiği deformasyona uğramış sigortalar yenisiyle değiştirilmelidir. bu sigortaları takarken kesinlikle kullanım kılavuzunda yazan değerler göz önünde bulundurulmalıdır. unutmayın ki, birçok otomobilin ağır denilebilecek sigortaları motor bölmesinde bulunur. klima, fan, marş motoru vb gibi. yangınların birçoğunun bu sigortalar yüzünden çıktığı unutulmamalıdır. aracınızda ekstra bir donanıma gerek yoktur. eğer ki zorunlu bir sebep varsa, profesyonel kişilerce montajı yapılmalı ve yine işinin ehli bir elektrikçi tarafından tekrar kontrol edilmelidir.

bir diğer elektrik sistemi yangın sebebi ise marş motorudur. marş motoru bazen takılı kalabilir ve geriye kendini çekemez. sonuç net olarak yangındır. motor çalıştıktan sonra anormal bir ses, titreşim ve devir problemi kesinlikle bunun işareti olabilir. yine marş motoru üzerine aküden direkt kırmızı, kalın ve bayağı sağlam bir kablo gelir. bu kablo akünün artı ucundan güç alır ve marş motoru üzerindeki bobine bağlanır. bu kablo bir sebepten yerinden çıkıp aracın herhangi bir metal aksamına temas ederse ya akü patlar ya da yangın çıkar. bu kabloyu tutan somun gevşeyip düştüğü zaman, kablonun yerinden çıkması artık an meselesidir ve park halindeyken bile mümkündür. park halinde otomobillerine yanması genellikle bu sebeptendir. ayrıca sonradan takılma alarm sistemlerinde oluşabilecek bir kısa devre, aracın gece kendi kendine alev almasına sebep olabilir.


fren sistemi nedeniyle kaynaklanan yangınlar

otomobillerin fren sistemleri çok karmaşıktır ve birçok parçadan meydana gelir. bu parçalardan birinin arıza yapması sonucunda fren sistemi siz fark etmeseniz bile disklere ya da kampanaya temas edebilir. hareket halinde bu inanılmaz bir ısı kaynağı oluşturur ve disk ya da kampana kor haline gelebilir. bu noktadan sonra her şey şansa kalmıştır. jant kapağı plastik olan araçların bu kapakları tutuşabilir, içeriden hidrolik hortumu, abs kablosu veya farklı tesisat kabloları alev alabilir. bunu genellikle ağır vasıta araçlarda çok sık görmüşsünüzdür ve alev aldıktan sonra söndürmek neredeyse imkansızdır.

aracınızın tekerlerinin sıkıp sıkmadığını kendiniz çok hafif eğimli rampalarda kontrol edebilirsiniz. yine uzun yol sonrası jantlara dokunarak ısı farklılığı var mı tespitini yapabilirsiniz. jant kapağının biri düştüyse, bijonların diplerine bakıp erimiş plastik kalıntıları var mı diye kontrol edebilirsiniz. böyle bir durumdan şüphe duyuyorsanız ivedi bir şekilde onarımını yaptırın.

kullanıcı hatasından kaynaklanan yangınlar

en önemlisi yaz mevsiminde araç içerisinde unutulan telefon gibi bataryası olan cihazlardır. araç kameraları buna dahildir. çok sıcak havalarda bu tür cihazların yangına sebep verdiği bilinmektedir ve dikkatli olunması gerekir. yine araç içerisinde unutulan çakmak, basınçlı sprey kutuları ve torpido gözü üzerine bırakılan gözlük, cam ya da plastik şişeler gibi mercek etkisi gösteren eşyalar yangına sebep olur.

araç içerisinde sigara içmek ve camdan attığınız sigaranın arka koltuğa siz farketmeden düşmesi aracınızda yangına sebep olabilir. yine başkalarının balkondan sigara atıp aracınızın bir noktasını tutuşturması da mümkündür.

otomobiller hakkında yazdığım geniş kapsamlı kitabıma ulaşmak için: