kahve, kirazlardan ayrılır; yıkama tanklarına ya da yataklara serilip güneşte kurutulur ya hani, ha işte bu işlemde kahveler toplandıktan sonra kirazları ile birlikte oksijen seviyesi minimuma indirilmiş kapalı tanklar içine konur ve bildiğiniz nasıl turşu yapıyorsunuz evde onun gibi fermentasyona tabi tutulur. işlem esnasında kahve kirazı ve oksijenden büyük oranda arındırılmış tank içinde doğal bakteriler ürer. anaerobik kahve fermentasyonu budur.

bu fermentasyon süresi 10 saati de bulabilir, 100 saati de; tamamen çiftçinin ne kadar deneysel yaklaştığı ile ilgilidir. yıkanmış ve güneşte yataklara serilip kurutulan kahve işleme metodundan farklı olduğu için tatsal farklılıkları da acemi bir kahve içicisi tarafından kolaylıkla algılanabilir. daha meyvemsi, şarapsı, baskın tatlar hedeflenir.

bu yöntem sonrasında ortaya çıkan yüksek laktik ve malik asitler algılanmayacak seviyede değildir. hepsi bir kenara, eğer fermentasyon abartılmışsa siz bayağı bayağı sirkemsi, çürük meyve tatları alırsınız.

peki kim kahvesinden lezzetli şeftali, erik ya da ananas tadı almak varken keskin sirke tadı ile karışık çürük vişne tadı almak ister? lezzet algısı oturmuş kimsenin isteyeceğini sanmıyorum.

ama bir kere bu bir trend haline geldiği için hemen hemen tüm kavurucular bu anaerobik işlem kahveleri seçkileri içine koyarlar ve bu çoğu başarısız kahveler için yüksek fiyat talebinde bulunurlar. tırnak içinde "özel seçki kahve" olarak da satarlar.

dünyanın bütün kahve üreticileri birleşin! ve artık bu saçmalığa son verin.

Yarım Bırakılan Kahve, Saatler Sonra Tekrar İçilebilir mi?