amerika'da bu dükkanlara değerli bir eşyanızı (yüzük, video, gitar, tv, dvd, tabanca... daha gider bu) götürürsünüz, karşılığında dükkan sahibi aletin durumuna göre piyasa değerinin %30'u civarında bir parayı size nakit olarak verir. bundan sonra sizin o para için her hafta belli bir faiz ödemeniz gerekir. eğer faizi üst üste birkaç kere ödeyemezseniz rehin bıraktığınız alet rehinciye ait olur ve satılığa çıkar. artık rehinci kaça tutturabilirse satar ve kendi parasını çıkarmaya çalışır.

eğer faizleri düzenli olarak ödediyseniz, ana parayı toptan ödeyerek rehin bıraktığınız nesneye tekrar sahip olabilirsiniz.

haftalık faizler, piyasa kredi faizlerinin üstündedir fakat gene de rehinciler normal şartlara (credit report) bankalardan kredi bulamayan insanlar için acil nakit kaynağıdır.

ayrıca pawn shoplar geleneksel olarak çalıntı ve yasadışı malların el altından ticaretinin de döndüğü yerlerdir.

çalışanlarına "pawnbroker" denir. faizler aylık %5-15 gibi yüksek olsa da, acil nakte ihtiyacı olanlar için uygundur. until their next paycheck...

bunlar genelde fakir mahallelerde, kredisi bol olmayan kişilerin yaşadığı muhitlerde olur. bazı cheesy filmlerde kahramanımız önce kendisi için önemli bir şeyi rehin bırakmak zorunda kalır ama sonra parayı bulup, gidip kurtarır onu.

uzun sözün kısası, eğer acil nakte ihtiyacınız varsa ya da kelepir bir şey düşürmek istiyorsanız pawn shoplara kesinlikle uğranmalıdır.

daha da kısası için:
(bkz: one mans loss is another mans gain)

Kadın Futbolunun Yasakları Aşarak Ses Getirir Hale Gelişinin Öyküsü