2009 Yılında Amsterdam'da Meydana Gelen THY Uçak Kazasının Ayrıntılı Raporu
uçaklarda iki adet radyo dalgasıyla çalışan altimetre (yükseklik ölçer) var. bu aletler yere uçaktan sinyal gönderiyor, sinyallerin yerden dönüş hızına göre yüksekliği belirliyor. prensip bu. bu altimetrelerden biri kaptan pilot diğeri yardımcı pilot tarafında. bir de hava basıncıyla çalışan ayrı bir altimetre var, onun konuyla alakası yok şimdilik.
mallık varan 1
bu radyo altimetrelerden "sadece" pilot tarafındaki uçağın otomatik iniş devresine bağlı. yani otomatik pilot inişte sadece bu altimetreyi kullanarak uçağın gazını otomatik olarak kesiyor. yani boeing firması uçakta aynı prensiple çalışan iki enstrüman olmasına rağmen bunların sonuçlarını karşılaştırıp onay veren bir algoritmayı kullanmayı akıl edemiyor!!! tek altimetreden gelen veriyi baz alıyor.
mallık varan 2
kaza esnasında bu pilot tarafındaki altimetre hatalı olarak "-8" değerini gösteriyor. uçak, bu değere bakarak otomatik gaz kesmeyi devreye sokuyor. boeing firması eğer altimetre negatif değer gösterirse bu otomatik gaz kesme sistemini devre dışı bırakmayı akıl edecek br program da yazamıyor. sonuçta yükseklik değerinin negatif olması, uçak yeraltında uçamayacağına göre, tamamen bir enstrüman hatası. ama buna rağmen bilgisayar işleme devam ediyor. "hacı negatif değerli yükseklik değeri olmaz, istersen bu sistemi devreye almayalım" demiyor!!! bakın arkadaşlar bu söylediğim nükleer enerji santrallerinde filan değil, en basit elektronik kontrol devrelerinde kullanılan, en temel güvenlik öğesidir. çok basit ve çalışan bir mantıktır. bunu akıl edememeleri inanılmaz bir hatadır.
mallık varan 3
thy çeşitli kereler firmaya bu altimetre problemleri ile ilgili şİkayet mektupları yazıyor. bunlardan birinde boeing bu problemin herhangi bir güvenlik sorunu teşkil etmediğini !!! savunuyor. belgeselde var bu belgeler. kimse de demiyor ki, hayır öyle değil, bu altimetre otomatik pilota bilgi veren bir sistemin parçası, hatalı olması otomatik pilota hatalı bilgi verir.
mallık varan 4
bu kısım thy ve (rahmetliler değil) diğer pilotlarımıza ait. bu problem thy pilotları tarafından bilinen bir problemmış anladığımız kadarıyla. altimetre hatasını gören pilotlar otomatik pilotun devreye girdiğini görüyorlarmış ama devreden çıkartıp inişe kendileri devam ediyorlarmış. açıkçası ben bu durumun, yani bu potansiyel tehlikenin hiçbir thy pilotu tarafından yönetime bildirilmemiş olmasına inanmak istemiyorum. olması gereken şuydu: bu sorunu tespit eden pilot, yönetime gerekli raporu vermeli tehlikenden bahsetmeliydi. bununla beraber thy yönetimi tüm pilotları bilgilendirip sorundan haberdar etmeli, çözüm bulunana kadar altimetre hatası bulunan uçaklarda iniş esnasında dikkatli olunması konusunda bilgilendirmeler yapmalıydı. bu kazadan sonra, bunun tüm pilotlar tarafından aynı hassasiyetle ele alınmış bir konu olduğundan emin olamadım ben.
kazada hata dağılımı %80 boeing firması ve kalan %20 yarı yarıya pilotlara ve kuleye verilmiş. pilotlar iniş kontrol listesini olması gereken irtifada bitirmiş olsalardı belki de sorunu farkedeceklerdi. yine kule olması gerekenden daha dik bir iniş açısı vermeseydi, uçağın irtifa kaybı daha kolay hissedilebilecekti.
tüm bunlar bir yana, uçak kazaları denildiği gibi asla tek sebeple değil, ancak çeşitli olumsuz koşulların bir arada olmasıyla gerçekleşir. bu olayda da olan budur. yine denildiği gibi havacılık tarihi kanla yazılmıştır ve her kaza, ve buna sebep olan teknik sebepler gelecekteki kazaları önlemek için tek tek modifiye edilirler. fakat bu olaydaki boeing hatası, gözden kaçabilecek ve kabul edilebilecek seviyede değildir. göz göre göre kazaya sebebiyet vermiş olması açısından skandal boyutunda bir hatadır. bir de boeing başkan yardımcısı'nın belgeseldeki ifadesi var ki evlere şenlik: uçak gaz kesiyorsa devre dışı bırak ve elle uçmaya devam et canım, ne olacak!!!
uçak teknolojisinin bu derece gelişmiş olduğu yıllarda hala bu amatör tasarım hatalarının uçaklarda var olduğuna tanık olmak gerçekten ürkütücü.