2004 yılında kardeşleri pati ve kızım ile birlikte ayasofya'nın güvenlik kulübesinde doğan gli'nin doğum adı gri'dir. lâkin burayı ziyaret eden turistlerin de telaffuzlarının etkisiyle kedinin ismi gli hâlini almıştır. gözleri doğuştan şaşı olan gli'nin kardeşlerinden pati, doğumdan kısa süre sonra ölür. diğer kardeşi kızım ise geçen sene (2019) hakk'ın rahmetine kavuşmuştur.

adına şöyle bir instagram hesabı dahi açılmış olan gli'nin ülkemiz insanı tarafından da şöhretinin duyulması, yakın zamanda ayasofya'nın camiye çevrilmesi sonucu olmuştur çünkü halkımız müze ziyaret etmek gibi faydalı işlere pek düşkün olmadığı gibi turistlerin kendi ülkelerindeki para biriminin türk lirası karşısında fazlasıyla değerli olması sebebiyle müze girişinde ödenen yüksek ücretler onlara dokunmazken halkımıza pekâlâ ağır gelmektedir.

gli, asıl şöhretini ise 2009 yılında dönemin abd başkanı olan barack obama'nın istanbul ziyaretinde yakalamıştır. obama, ayasofya ziyaretinde gli ile karşılaşmış ve kediyi sevmiştir. tabii bu fotoğraf karesi bir anda sosyal medyada binlerce kişi tarafından paylaşılmıştır. günümüzde de haber kanalları ve gazeteler gli'nin "4 milyon kez paylaşımla" sosyal medyada fotoğrafı en çok paylaşılan kedi olduğunu yazmaktadırlar.

şu anda sürekli fotoğrafının çekilmek istenmesinden ve kendisine sürekli yemek verilmesinden dolayı sağlığının tehdit altında olduğu söylenen gli, yıllar önce ise çok daha büyük bir ölüm tehlikesi atlatmıştır. koreli bir turist, gli'yi çantasına koyup ayasofya'dan kaçırmaya çalışırken güvenlik ekipleri tarafından yakalanmış; ifadesinde bu kedinin "kutsal" olduğunu düşündüğünden şifâ olması sebebiyle gli'yi yemek istediğini söylemiştir!

ayasofya müzesi müdürlüğü'nün eski başkanı profesör doktor haluk dursun, 2010 senesinde istanbul, avrupa kültür başkenti seçildiğinde ayasofya'yı tanıtan bir kitap yazmış ve buradaki kültür envanterine adı ve fotoğrafı ile birlikte gli'yi de eklemiştir. ayasofya'nın tekrar camiye çevrilmesinden sonra ise birtakım tuhaf insanlar tarafından "gli'ye yeni isim arıyoruz!" şeklinde sosyal medya akımı başlatılmıştır.

hz. muhammed (s.a.v.) , kâbe'yi fethettiğinde bazı müslümanlar kâbe'nin anahtarının bir müslümana verilmesini istemişler ancak resûlullah, "işi ehline vermek gerekir" diyerek anahtarın o vakitler bir gayr-i müslim olan osman bin talha'da kalmaya devam etmesi gerektiğini buyurmuştur! yine fatih sultan mehmet, istanbul'u fethedip ayasofya'yı camiye çevirdikten sonra isminin ayasofya olarak anılmaya devam etmesini söylemiştir!

lâkin günümüzde gerek riyâkarlığın gerekse sosyal medya cümbüşseverliğinin etkisiyle bir kediye dahi "arapça isim!" koyma yarışı başlamıştır akla hayale sığmayacak şekilde. gli, geçtiğimiz günlerde istanbul valisi'nin de açıkladığı üzere yerinde mutludur. alıştığı ismiyle de mutludur şüphesiz.

ayasofya'ya ibadet için yahut gezi için gidenler geçtiğimiz günlerde gli'nin instagram hesabından yapılan paylaşıma uymalı; sırf fotoğraf çekip paylaşacağız diye kedinin önüne bir yığın mama koyup onu zorla tutmaya çalışmak yerine o mamaları sokak kedilerine vermelidirler!

ibadette ve iyilikte riyâ, kötüdür vesselâm!

Ayasofya'daki Mozaiği Tartışılan Bizans İmparatoriçesi Zoe Kimdir?