İLGİNÇ 3 Ekim 2025
6b OKUNMA     73 PAYLAŞIM

1724'te İdam Edilen Ancak Ölmeyen Maggie'nin Tim Burton Filmlerini Aratmayan Öyküsü

Maggie Dickson'ın hikayesinden çok iyi bir gotik film çıkabilir.

maggie dickson, 18. yüzyılın başlarında yaşamış, balık satarak geçinen sıradan bir kadınken, ismi kamuya açık bir idamla tarihe geçen bir kadın. 1723’te denizci kocası tarafından terk edildikten sonra edinburgh’dan ayrılıp iskoçya sınırlarına yakın kelso’ya yerleşiyor. burada bir handa barınma karşılığı çalışmaya başlıyor, kısa süre sonra da han sahibinin oğluyla ilişki yaşıyor ve hamile kalıyor. durumu gizli tutuyor çünkü öğrenilirse anında kapı önüne konulacak. bebek erken doğuyor ve birkaç gün içinde hayatını kaybediyor. maggie cesedi önce tweed nehrine atmayı planlıyor ama içi el vermeyince nehrin kenarına bırakıyor... aslında burası biraz şaibeli. bebeğin hayatta olduğunu ancak tweed nehrinin kenarına bırakıldıktan sonra öldüğünü söyleyenler de var.

aynı gün ceset bulunuyor ve olay maggie’ye bağlanıyor. hamileliği gizleme yasasına (veya bebek cinayeti) muhalefetten suçlanıp edinburgh’a götürülüyor. yargılanıyor ve ceza: idam. 2 eylül 1724’te edinburgh grassmarket’te halkın önünde asılıyor. olay burada bitseydi adı bilinmeyen binlerce kadından biri olarak kalacaktı ama devamı bildiğin film gibi...

maggie dickson, infazdan sonra kurallar gereği cesedi muayene edildi; idamın kurallara uygun yapıldığına, suçlunun öldüğüne dair doktor raporu ve tutanak yazıldı. ardından cenaze arabası, tabutu mezara götürmek üzere yola çıktı. ama tabutu mezarlıkta arabadan indiren görevliler, tabutun içinden sesler geldiğini duyup açtıklarında kadının –aşağıda görülen gravürde olduğu gibi– hayatta olduğunu gördüler. olay bir anda şehirde duyuldu. kadını sevmeyenler hemen celladı bile baştan çıkardığı söylentisini yaydılar.


maggie, yasalara göre bir daha idam edilemezdi çünkü tutanaklara ve şahitlere göre zaten usulüne uygun bir şekilde infaz edilmişti. iskoçya parlamentosu toplandı ve o tarihten sonra idam cezalarının “ölene kadar” uygulanması kararı alındı. maggie hapse de atılamazdı çünkü ona gereken ceza zaten verilmişti. çaresiz serbest bırakıldı.

sonunda bir daha kilisede gelinlik giyerek evlendi. tabii, gelinlik giymiş olmayı çok sevmiş olan hiçbir hanıma bu yöntemi önermem. maggie, o idamdan sonra zaman zaman boynu ağrımasına rağmen 40 yıl daha yaşadı. çocukları oldu ve kocasıyla birlikte bir pub işletti. bu arada ismi değişmişti. maggie dickson artık “half hangit maggie” yani “yarı asılmış maggie” diye anılıyordu.

bugün o infazın yapıldığı yerde hâlen bu isimde bir pub vardır.