1933-1977 Arasında ABD Vatandaşlarının Altın Bulundurmalarının Yasak Olması
32. abd başkanı franklin d. roosevelt tarafından 5 nisan 1933'te çıkartılmış ve amerikan vatandaşlarının altın para, külçe ve sertifika bulundurmasını, saklamasını yasaklayan kanun hükmünde kararnamedir executive order 6102.
bu kararnameye göre, bütün amerikan vatandaşları 25 gün içinde, yani 1 mayıs 1933 tarihine kadar ellerinde bulunan bütün altın varlıkları abd merkez bankası fed'e onsu 20.67 dolardan teslim etmek zorundaydı. bu süre zarfından sonra elinde altın bulundurmanın cezası bugünün parası ile 160.000 dolar ve 10 yıl hapis cezası idi. bütün altın toplandıktan kısa bir süre sonra fed, altının satış fiyatını 35 dolar seviyesine çekerek, bir nevi halkın elindeki doların değerini %41 devalüe etmiş oldu.
işin ilginç yanı; roosvelt'in bu kararnameyi çıkartmasının sebebi o yıl yaşanan büyük banka panikleriydi. spekülatörler ve halk bankacılık sis temine güvenini kaybetmiş ve ellerindeki doları altın ile değiştirmek istiyorlardı. bu durum fed'in altın rezervlerin ciddi şekilde tehdit eder duruma gelmesi nedeniyle bu kararname çıkartılmıştı.
bu yasağın kalkması için amerikalılar 1974 yılının son gününü beklemek zorunda kalmışlardır. yani 1933 ila 1975 yılları arasında abd'de altına yatırım yapmak fiili olarak yasaktı. tabii bu yasak kalkmadan önce başkan nixon, meşhur ani kararı ile altın standardını bir gecede ortadan kaldırmasından sonra olmuştu.
söylenene göre, bu yasak getirildiğinde ortalama amerikalıda zaten altın yokmuş. zengin amerikalıların bazıları ise bir hınç ile altınları avrupa'daki bankalara göndermişler, bazıları da tıpış tıpış altınları fed'e teslim edip, birkaç ay içinde servetlerinin yarısını kaybetmişler. yasak kalktığında tonlarca altın tekrar avrupa'dan abd'ye geri dönmüş deniyor.
enterasan olan şu; sürekli serbest piyasa, liberalizm borazanlığı yapılan bir ülkede böyle bir karar nasıl alınmıştır, nasıl bir kılıf uydurulmuştur; hayret verici bir olay. görünen o ki, olağanüstü zamanlarda kuruluş felsefesine bu kadar ters, olağanüstü kararlar almak abd siyaset geleneğinde ziyadesiyle mevcut.